Kısa mektup örnekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kısa mektup örnekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

İşitme Engelli Arkadaşlarımıza Mektup

 

İşitme Engelli Arkadaşlarımıza Mektup


Dünyaya gelen her insan değerlidir ve biriciktir tıpkı sizin gibi sevgili özel ve güzel arkadaşlarım. Görebiliyor, konuşabiliyor ama duyamıyorsunuz. Belki doğuştan belki de sonradan yaşadığınız sıkıntılardan dolayı böyle olmuş olabilirsiniz. İnsanoğlunun başına ne geleceği hiç belli olmuyor. Onun için hayata dört elle sarılmak gerekir ve hayattan umudumuzu kesmemek gerekir. Biliyorum yaşadığınız durum çok zor. Kolay değil ve kolay olmamaya da devam edecek ama umudu kaybetmemek sizi daha da güçlü insana dönüştürecek.


En yakınlarınızın sesini duyabilmek, onların sesini tanımak isterdiniz ama ne yaparsınız ki hayatımızda her zaman her şey dört dörtlük olmuyor. Onun için üzülmeyin ve size değer veren, sizi seven insanların yakınlığını hissedin. Çünkü siz ve sizin gibi özel kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı çok seviyoruz. Kendimizi sizin yerine koyuyoruz ve size karşı kötü davranışlarda asla bulunmuyoruz. Bulunanlar ise toplum tarafından dışlanır ve kınanır. Çünkü her zaman arkanızda olacağız ve olmaya da devam edeceğiz canım arkadaşlarım. İşitme sorunu olmak demek başarılı olunmayacak demek değildir. Gayet de güzel başarılı olunur. Yeter ki hayattan umudunuzu kesmeyin ve inançla, sabırla, azimle başarılı olduğunuz, yetenekli olduğunuz alanda çalışmaya, mücadeleye devam edin sevgili arkadaşlarım. 


 Hayatı sevin ve hayata katılın. Aramıza gelin, aranıza katılalım birlik olalım, beraber olalım ve yaşamının tadını, anın tadını güzel ve güneşli günlerde ortaklaşa yaşayalım, hissedelim. Birlikte ıslanalım yağmurlarda, birlikte kararalım güneşin o yalım sıcağında. Yeter ki gülün o güzel gözlerinizle, yeter ki kopmayın hayattan ve bağlanın sıkı sıkıya hayata. Bizden bir şey arzu ederseniz her zaman buradayız. Hepimiz birimiz için birimiz hepimiz için çalışırız, arkadaş oluruz, kardeş oluruz ve zor anlarımızda yardımcı oluruz. Önemli olan sevgi ile saygı ile yaşayabilmektir. Hepinizi öpüyor, sevgilerimizi iletiyorum.


Yazan: Bir beşinci sınıf öğrencisi...

bb

Ablaya Mektup Örneği

 

Ablaya Mektup Örneği


Evimizin en fedakarı, bizleri çok seven ve bizlere çok değer veren, yeri geldiği zaman derslerimize çalışalım  diye bizi uyaran ve bizim iyiliğimizi isteyen canım ablam!


Nasılsın,  Hacer Ablacığım. Senin tayinin İzmir’e çıktıktan sonra evde büyük bir  boşluk ve sessizlik oldu. Çünkü sen varken evde hayat vardı, neşe vardı ama sen gidince ben ve kardeşim çok üzüldük. Çünkü sen varken biz daha mutlu oluyorduk. Artık bir hemşire oldun ve orada sağlık sorunları yaşayan insanlara yardım edeceksin. Mesleğin çok zor ve çok kutsal bir meslek. Bizi ablamız olduğun seninle gurur duyuyoruz.


Ablacığım alıştın mı İzmir’e? Nasıl oranın havası. Kayseri gibi soğuk değildir gerçi. Buralar çok soğudu. Oralarda soğumaya başlamıştır ama burası kadar olamaz. Ne de olsa orada deniz var. İnşallah bir gün biz de denizi görürüz ve çok mutlu oluruz. Canım ablacığım sen gittikten sonra annem ve babam da çok duygulandı. Senin yokluğun hepimizi derinden sarstı ama ne yaparsın ki görevin gereği gitmeye mecburdun. Artık uzun yılla orada çalışacaksın. Belki biz de oraya gelir ve yerleşiriz. Belki ben İzmir'in Fen Lisesini kazanırım ve sana yakın olurum. Yeni yerine alıştın mı, iş arkadaşların nasıl, sana nasıl davranıyorlar. 


İnşallah iyi davranıyorlardır. Biz de burada okumaya devam ediyoruz. Babam her gün işe giderken bizi okula bırakıp iş çıkışı da bizi okuldan alıyor. Annem de canım annem bizim için güzel yemeklerinden yapmaya devam ediyor, ev işleri hiç bitmiyor ama o hiç şikayet etmiyor. Sen gidince tüm işler onun üzerine kaldı ama arada biz de ona yardımcı oluyoruz. Ablacığım inşallah izin aldığın gün memleketimize gelirsin. Seni çok özledik. Sevgiler, selamlar...

Kardeşin Özlem…

bb

Soykırımdan Kurtulan Birinin Bir Öğretmene Yazdığı Mektup

  

Soykırımdan Kurtulan Birinin Bir Öğretmene Yazdığı Mektup


Sevgili Öğretmen,


"Ben toplama kampından kurtulmuş bir Kişiyim. Gözlerim, hiçbir insanın tanık olmaması gereken şeyler gördü: Eğitimli mühendislerin inşa ettiği gaz odaları, eğitimli doktorların mahkum ettiği çocuklar, eğitimli hemşirelerin öldürdüğü bebekler, lise ve üniversite mezunlarının kurşuna dizdiği kadın ve bebekler… Bu nedenle eğitim konusunda kuşkularım var.


Sizden ricam şu: Öğrencilerinizin daha çok insan olmasına yardım edin. Çabalarınızın sonucunda ortaya eğitimli canavarlar, başarılı psikopatlar çıkmasın. Okuma, yazma ve aritmetik ancak çocuklarımızın daha iyi insan olmasına katkıda bulunduğu sürece önemlidir.”


Her şeyin temeli güzel ahlaktır. Hangi meslekte olursanız olun o o mesleği n ahlaki ilkelerine dikkat etmiyorsanız, mesleğinizi insanlığın zararına olacak şekilde yapıyorsanız henüz insan olma yetisine ulaşamamış, cani bir kimsesizinizdir.  Eğitim insanı olumlu anlamda değiştirmeli, kişide olumlu yönde kalıcı izli davranış değişikliği sağlamalıdır. Bundan dolayı çocuk yetiştirirken aileler çok dikkatli olmalıdır. Sevgi ile, saygı ortamında çocuklar yetiştirilmelidir.  Şunu unutmamalıyız ki "Çocukların, başarı tekniği kadar, başarı ahlakına da önem verilmelidir." der Mümin Sekman

bb

Yıllardır Yabancı Bir Ülkede Yaşadığınızı Hayal Ediniz. Aile Üyelerinizden Birine, Ülkenize ve Ailenize Duyduğunuz Önemi Anlatan Bir Mektup Yazınız.

 Yıllardır Yabancı Bir Ülkede Yaşadığınızı Hayal Ediniz. Aile Üyelerinizden Birine, Ülkenize ve Ailenize Duyduğunuz Önemi Anlatan Bir Mektup Yazınız.

Sevgili Annem!

Biliyorum beni çok özlediğinizi. Babam ile bir an önce kendi ülkeme, can Türkiye'me gelmem için dua ediyorsunuz ve bunu çok arzuluyorsunuz ama biliyorsunuz ki benim işim burada, Almanya’da. İşimden dolayı burada çalışmak zorundayım ve  ülkeme ne yazık ki uzun bir süre daha gelmeyeceğim.  Burada doktorluk yapıyorum. Kendimi en iyi şekilde geliştirip inşallah ülkeme döneceğim ve ülkemizin insanlarına hizmet edeceğim.

 

Canım Babam!


Çok özledim bizim oraları. Köyümüzün  şırıl şırıl akan sularını, köyümüzün toprağının kokusunu, çocukluğumun geçtiği her bir yeri çok özledim ve burnumda tütüyor oralar. O harika yerler. Bahar gelmiştir şimdi memleketime.  Toprak ana da gözünü açmıştır bahara, yavaş uyanıyordur artık. Ne de olsa bir dönem boyunca üzerinde bir çok şey yetişecek. Artık uyanma zamanıdır öyle değil mi? Baharda açan rengarenk çiçekler her yeri süslemiştir. Evimizin bahçesinde yemlikler olmuştur şimdi. Yokluk zamanlarında bir şeyimiz olmadığı zaman canım annem o yemliklerden kardeşlerime ve bana sıkmaç yapardı. Ekmeğimizin içine konulan yemliklerin üzerine bir de tuz atıldı mı değmeyin keyfimize. Ne lezzetli olurdu. Buralarda yemlik yok, köy havası yok, köyümün muhteşem güzellikleri yok.

 

Her ne kadar yaşadığım yer güzel olsa da yine de vatanım gibi, ülkem gibi olmuyor hiçbir yer. Çünkü burada ana dilimi konuşan insanlar fazla yok. İnsan kendi ana dilini konuşan, geçmişi aynı, kültürü aynı insanların olduğu yer arıyor ama ne yazık ki olmuyor. Çünkü kendi ülkendir sana ana vatan, kendi memleketin, kendi köyündür ana yurdun.

 

Kıymetli ailem!

Her birinizi çok özlüyorum. Her biriniz benim için çok değerlisiniz.  İnşallah bir gün kendi ülkeme temelli döneceğim ve hayatımı orada yaşamaya devam edeceğim. Benim canım annem, canım babam!

İkinizin de ellerinden öpüyorum. Sizi çok seviyorum ve her daim aklımdasınız. Siz de yazın mutlaka. Memleketimde neler oluyor, bitiyor. Beni merakta bırakmayın. Sizi önce Allah’a sonra da birbirinize emanet ediyorum canlarım.

Oğlunuz Hasan

bb

Aşağıya, Atatürk’e Olan Sevginizi Dile Getiren Bir Mektup Yazınız.

 Aşağıya, Atatürk’e Olan Sevginizi Dile Getiren  Bir Mektup Yazınız.


Vatanımızın kurtarılması için Milli Mücadele yıllarında, yorulmak nedir bilmeden, yılmadan, yenilmeden ülkesi için çok çalışan koca yürekli paşam!

 

Sen bu millet için çok değerlisin. Yaptıkların ve ülkene kazandırdığın değerler sonsuza kadar unutulmayacaktır. Sen sözlerinle, eylemlerinle biz gençlere önder oldun. Bugün , bu topraklar üzerinde özgürce yaşayabiliyorsak, başka ülkelerin kölesi olmadan dimdik durabiliyorsak bunu sana borçluyuz atam.

 

Senin sevgin bizde hiçbir zaman bitmeyecektir. Bağımsızlık için, özgürlük için , cumhuriyet için mücadele ettin. Milletine güvendin, inandın. Kendi ülkeni bırakıp başka ülkelere kaçmadın, sığınmadın. Düşmandan korkmadan kahramanca savaştın. Askerlerimiz ile birlikte  Çanakkale’de , Sakarya’da, Büyük Taarruzda nice destanlar yazdın. Askerlerine moral verdin. Umut oldun, ışık oldun. Senin bu ışığın cumhuriyet gençlerinde hiçbir zaman sönmeyecek Mustafa Kemal’im. Sana olan sevgimi çalışarak gösteriyorum herkese.





Aileme faydalı olmak için, yaşadığım ülkeme faydalı olmak için sorumluluklarımı yerine getiriyorum. Çok çalışıyorum. Çünkü sen çalışan insanı çok seversin.  Seni sevmek demek senin ilke ve inkılaplarına sahip çıkmak demektir. Bunu yapmak için hep çalışacağım, karşıma çıkan zorlu yollarda pes etmeyeceğim. Seni çok seviyorum Mustafa Kemal Atatürk.

bb