Elin Ağzı Torba Değil Ki Büzesin

     İnsan yaratılışı itibari ile birçok güzel özellik ve huyla donatıldığı gibi bazı kötü özelliklere de sahiptir. İyi huylar insanlarda farklı farklı derecelerde kendini gösterebildiği gibi kötü huylar da insanlarda farklı derecelerde bulunabilmektedir.

     "Elin ağzı torba değil ki büzesin" atasözü insanların bilip bilmeden olayların iç yüzünü anlayıp dinlemeden kafalarına göre yorumlar yapabileceğini ve bunu engellemenin de pek mümkün olamayacağını ifade etmektedir. Bu atasözümüzün kaynağı bir Nasrettin Hoca fıkrasına dayanmaktadır. Bu fıkrayı birçoğumuz duymuşuzdur. Fıkraya göre Nasrettin Hoca ve oğlu yolda giderken Nasrettin Hoca oğlunu eşeğe bindirir kendi ise yürür. Bunu görenler şuna bak koca adam yürüyor çocuk eşeğe binmiş derler. Çocuk eşekten iner hoca biner bu seferde bacak kadar çocuğu yürütüyor da kendi eşeğe binmiş derler. Bu sefer ikisi biner Allah'tan korkmazlar zavallı hayvana ikisi birden binmiş derler. Böyle de olmadı diyerek ikisi de iner bu seferde görenler vay enayiler eşek boş gidiyor da ikisi de yürüyor derler. Hoca bakar ki ne yapsalar millet bir kulp takıyor oğlum elin ağzı torba değil ki büzesin diyerek biz kendi bildiğimizi yapalım der.

     Nasrettin Hoca fıkrasında da olduğu gibi insanlar yapılan işe türlü türlü yorum getirebilir. Bi yaptığımız işin doğruluğuna inanıyorsak eğer milletin sözlerini çok fazla dikkate almamalıyız. Tabiri caizse inandığımız yolda ilerlerken etraftan söylenen sözlere kulağımızı tıkamasını bilmeliyiz. Yoksa ne eleştiren biter ne de bizi insanların hepsini memnun etme çabamız sonuç verir.