Savaş Atı Kitabında Geçen Anlamlı Alıntılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Savaş Atı Kitabında Geçen Anlamlı Alıntılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Savaş Atı Kitabında Geçen Anlamlı Alıntılar

 

Savaş  Atı Kitabında Geçen Anlamlı Alıntılar

 

Joey adlı atın yaşadıkları atın ağzından anlatılıyor. Okunması gereken  muhteşem bir kitaptır. Savaşı, savaşın etkilerini anlatıyor kitapta. Ayrıca sadakat, samimiyet, güven  anlatılıyor. Albert ve Joey arasındaki, muhteşem sevgiyi göreceksiniz. Vefa, içtenlik, bağlılık, endişe vb gibi duygular vardır bu kitapta.


Kitapta geçen alıntılar şunlardır:

 

“İçi kötülük dolu insanlar değildi bunlar; sadece yüreklerini korkuyla dolduran bir baskı hissediyorlardı ve bu dürtü, diğer canlılara karşı nazik ve düşünceli davranmaya ne yer ne de zaman bırakıyordu.”

“Bir gün Topthorn'a içini döken Friedrich, Eğer bir gün burada, evimden uzakta ölürsem, dedi, senin yanında ölmeyi dilerim. Fakat hepimizin evlerine sağ salim dönebilmesi için elimden geleni yapacağım; bu kadarı için sana söz verebilirim.”



“Beni sevmekten vazgeçersen seni suçlayamam Rose. -Daha çok nefret edebilirim, daha az sevemem.”

“Sana Joey diyeceğim, çünkü Zoey'yle kafiyeli. Galiba sana da yakıştı ha, ne dersin? Yarın sabah yine geleceğim Joey ve hiç merak etme, sana bundan sonra çok iyi bakacağım. Tatlı rüyalar.”

“Kılıcını yere at süvari. ”dedi. ”Bu manasız kıyımı daha fazla uzatmaya gerek yok.”

“Ona saygı duyuyordum doğrusu; fakat bu saygının temelinde sevgi değil, korku vardı.”

“Bu çukurların birinden çıkmaya çalışırken, çukurun hemen kıyısındaki dikenli teli görmedim ve ön bacaklarımdan biri tele takılıp orada mahsur kaldı. Can havliyle çırpınıp kurtulmaya çabaladım; başardım da. Fakat bu sırada dikenler bacağımı kesmişti. O andan sonra koşamaz oldum ve karanlıkta seke seke, ağır ağır ilerlemek zorunda kaldım. Bu halde bile kilometrelerce yürümüş olmalıyım, ama nereden nereye gittiğimi hiçbir zaman bilemeyeceğim.”



“Biliyor musunuz dostlarım,” dedi bir gün. “Şu koca alayda tek aklı başında adam benim. Aslında deli olanlar diğerleri, ama bunun farkında değiller. Savaşıyorlar ama neden savaştıklarını bilmiyorlar. Bu delilik değil mi? Bir insan nasıl olur da başka bir insanı öldürür, ama sebebini tam olarak bilmez? Farklı renk üniforma giymek ve farklı diller konuşmak yeterli bir neden mi yani? Bir de bana deli diyorlar! Şu karanlık savaşta gördüğüm tek mantıklı yaratıklar sizlersiniz ve tıpkı benim gibi, burada bulunmanızın sebebi zorla getirilmiş olmak.”
''Yaşam olan yerde umut da vardır.''

“Tüm ordunun can damarıydı atlar.”

bb