Doğan Cüceloğlu’nun Mış Gibi Yetişkinler Kitabında Geçen Özlü Sözler
Ülkemizin büyük bir değeridir Doğan
Cüceloğlu. O bu ülkeye büyük katkı sağlamış büyük insandır. Çocuk yetiştirme
konusunda, kendimizi keşfetme konusunda bize çok şey öğretmiştir. Kitapları
çoktur ve kitaplarından biri de Mış Gibi Yetişkinlerdir.
Kitapta geçen özlü sözler
şunlardır:
“Mutlu aile ortamında yetişen
insanlar, başlarına gelen olayların çoğunluğunda mutlu olunacak bir yön
bulurlar. Mutsuzluk içinde yetişmiş insanları mutlu edecek olayların sayısı ise
yok denecek kadar azdır.”
..."Daha önce söylediğim gibi
sağlıksız ailede kuralların çoğu bilinçaltındadır ve açık seçik ifade
edilmemiştir. Bu kuralları kimse tartışamaz."
“Güvensizlik duygusu o kadar
derinlere inmiştir ki, kendilerine dahi güvenemezler. Bu insanlar, her an değişebilen,
kimsenin diğeri ile dayanışma içinde olmadığı, herkesin birbirini kullanmaya
çalıştığı bir dünyanın varlığını temel kabul ederler.”
“Dış dünyada olan bitenlerin kendi
başına bir anlamı yok; olaylara, insanlara, nesnelere anlamı biz
veriyoruz."
“Çocuklar yaşamlarındaki önemli
kişilerin yansıtmalarıyla benliklerini geliştirirler.”
“Duygusal olgunluğunu tamamlayamamış
kişinin içinde, kendinin de tam anlayamadığı doldurulamayacak bir boşluk
vardır. Bu boşluk, mutsuzluk olarak kişinin yaşamına yansır. Kişi mutsuzdur. Bu
mutsuzluğun sebebini ise dışarıda bir nesnede olayda ya da kişide bulur.”
“Olgun insan, heyecan ve
duygularını tanır ve onların gerçekçi bir biçimde ifade edilmesine olanak
sağlar. Duygular, yaşamın en önemli enerjisini bir kapsül gibi içinde tutarlar.
İfade olanağı verilmezse enerji, kapsül içinde sıkışır ve duyguyla beslenmeyen
kişi gelişemez.”
"Sağlıklı aile kendi üyelerini
değerli bulur ve aile üyeleri, benlik değerlerini olumlu yönde geliştirir.
Aile, toplumla ilişkisini dengelemiştir; ne toplumdan kopar; ne de toplumun
baskısına tümüyle boyun eğer. Kısacası, sağlıklı aile, insanların psikososyal
yönden olgunlaşmasını temin eden temel sosyal bağlamı oluşturur."
"Sağlıklı aile düzeni, ailenin
gereksinmelerini doğal olarak karşılar ve her bir aile üyesi, o aileye ait olmaktan
mutludur. Sağlıksız aile düzeninde gereksinmeler karşılanamaz ve aile üyeleri,
mutsuz ve doyumsuz oldukları halde, bu hastalıklı durumu devam ettirebilmek
için çaba gösterirler."
“‘Korku’, tehlikeli durumlardan
sakınmamıza yol açar. Bu demektir ki, hiç korkmayan insanın ömrü de kısa olur.
Kendisini tehlikelerden korumasını bilmeyen kişi, mezarlıktaki adresine erken
kavuşur.”
“Sağlıksız aile çocuğu utanca
boğar. Böylece kalıplanmış insanlar yetişerek ailenin sağlıksız düzenini
sürdürürler, kuşaktan kuşağa aktarırlar. Medya ve giyim-kozmetik sanayi utanca
boğulmuş insanların bu psikolojik durumundan faydalanarak para kazanmaya bakar.”
“Her insanın içinde bir iç çocuk,
bir de iç ana baba vardır. İç çocuk kişinin özünü, iç ana baba toplumun
beklentilerini simgeler.”
“Kalıplaşmış insanların en temel
özelliklerinden biri, kimseye güvenmemeleridir.”
“Yaşamımın temel amacının öğrenmek,
bilinçlenmek olduğuna inandığım için, başıma gelenlere bir öğrenme fırsati
olarak bakardım.”
"Mükemmelliyetçilik kuralı,
kişinin kendi gerçeğinin hiçbir değeri olmadığını, kendi düşünüş ve
değerlendirişinin önemsiz olduğunu ifade eder. Bu kuralların geçerli olduğu
sağlıksız aile ortamında yetişen çocukların yaşamla ilgili en temel duyguları
mutsuzluktur. Kendilerini değersiz bulurlar; değersiz buldukları özlerinden
utanç duyarlar; ileride değişebileceklerine inanamazlar ve bu nedenle
umutsuzdurlar.”
“Bu ülkenin çocukları, bu ülkenin
kadınları ve hatta bu ülkenin erkekleri için ağlamak istiyordum; hem de hüngür
hüngür.”
“Bilinçli ana-babalar, çocuklarını,
çocuğun içinde yetiştiği çevreyi, çocuklukla kendi etkileşimlerini sürekli
gözlerler. Güçlü, gerçekçi, sorumluluk sahibi sağlıklı insan yetiştirmenin
kestirme yolu yok.”
“Her anne babanın, her eğitimcinin çocuk yetiştirirken en çok sahip olması gereken şey geleceğe olan umududur. Ancak o umut olduğu zaman bugün karşılaştığımız zorlukların aşılmaz bir engel olmadığını anlayabiliyoruz.”
bb