Bunun Adı Findel Kitabında Geçen Alıntılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bunun Adı Findel Kitabında Geçen Alıntılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bunun Adı Findel Kitabında Geçen Alıntılar

 

Bunun Adı Findel Kitabında Geçen Alıntılar

 

Andrew Clements'in Mine Kazmaoğlu çevrisiyle Günışığı Kitaplığı'ndan çıkan Bunun Adı Findel romanı, yüzeyde küçük bir çocuğun yeni kelime icat etmesini anlatıyor gibi görünse de aslında dilin doğası, çocukların yaratıcılığı ve eğitimdeki güç dengeleri üzerine derinlemesine düşündüren bir eserdir.

 

Kitapta geçen alıntılar şunlardır:


“Geçerliliğini yitiren o kadar çok şey var ki. Ama bunca yıl sonra bile, sözcükler hâlâ önemini koruyor. Herkesin hâlâ sözcüklere gereksinimi var. Düşünmek, yazmak, düş kurmak, umut ve dualarımızı dillendirmek için sözcükleri kullanıyoruz. İşte ben bunun için seviyorum sözcükleri. Sözlük kalıcıdır. İşlerliğini korur. Ve senin de artık bildiğin gibi, bir yandan da değişip gelişir.”

 

“İnsan güneşin doğuşunu izleyebilir, ama o süreci yavaşlatma, durdurma ya da geriye alma olanağına sahip değildir.”

“Kalem sözcüğünün çok uzun bir geçmişi var. Eski Yunanca'da 'kamış' anlamındaki kalamos'tan gelir. Zamanla, bugün kullandığımız kalem sözcüğüne dönüşmüştür, çünkü ilk yazı gereçleri kamıştan yapılıyordu.”

"Kurallar değişebilir elbette, ama gerçekten gerekliyse.”

“İnsan yeni bir sözcük kaptığında, onu durmadan yineler.”

 

"Kim diyor köpek köpek demektir diye? Sen diyorsun, Nicholas. Sen, ben ve bu sınıftaki, bu okuldaki, bu ilçedeki, bu ildeki ve bu ülkedeki herkes. Hepimiz aynı fikirdeyiz. Ama Fransa'da yaşıyor olsak, hepimiz o türlü, dört ayaklı yaratığı tanımlamak için farklı bir sözcük kullanacaktık -chien, ' şiyen' diye okunuyor, ama senle benim k-ö-p-e-k dediğimiz şey anlamına geliyor. Almanya'da da hund diyorlar ve işte dünyanın her yanında böyle farklı sözcükler kullanıyorlar. Ama bu sınıftaki herkes tüylü yaratığa başka bir ad vermeyi kararlaştırmış ve herkes buna uymuş olsaydı, o zaman havlayan, tüylü yaratık öyle anılır ve günün birinde sözlüğe de öyle geçerdi. Bu kitabın içindekileri bizler belirliyoruz."

bb