Atasözleri ve anlamları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Atasözleri ve anlamları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Laf İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

Laf İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


Lafla menzil alınmaz: Sadece konuşarak, yaparım ederim diyerek bir yere varılmaz, işler sonuca ulaştırılamaz.

Laf harman olmaz, derde derman olmaz: Söylenen söz her zaman sıkıntıları gidermeyebilir. Sözle beraber girişimde de bulunulması gerekir.

Laf var ayıyı ininden çıkarır; laf var, insanı dininden, imanından çıkarır: İnsanların duyguları ve düşünceleri karşısındaki kişinin iyi ve kötü sözleriyle şekillenir.


Lafla peynir gemisi yürümez: Sadece konuşarak, yaparım ederim diyerek bir yere varılmaz.

Lafın tamamı ahmağa söylenir: Anlayışlı ve zeki kişi, konuşmanın başında ne söylenmek istediğini anlar, uzun uzun açıklamaya gerek kalmaz.

Laf söylemekle ağız aşınmaz: İnsan her şeyi söyleyebilir. Önemli olan söylediklerini yapabilmektir.

Lafla karın doymaz: Sadece konuşarak, yaparım ederim diyerek bir varılmaz.

Laf lafı açar: Bir konu üzerinde konuşulurken söz başka bir konuya geçer. Sohbet uzar, gider.


 Lafını bilmeyen hödükler, sönmüş ateş körükler: Sözün nereye varacağını bilmeyen kimseler çevresindekilerin kapanmak üzere olan acılarını tazeleyebilirler.

Laf ağızdan çıkınca dillere destan olur: Sır bir kez başka biriyle paylaşıldığında artık gizli kalamaz. O sırrı her an, herkes konuşabilir ve başkalarına yayabilir.

bb

Sınavlarda Çıkmış 9 Atasözü ve Anlamları

 

Sınavlarda Çıkmış 9 Atasözü ve Anlamları


Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun: Verim alınacak olan şeye iyi bakılmalıdır. İyi bakılırsa verim yüksek olur, iyi bakılmazsa verim düşük olur.

Dibi görünmeyen sudan geçme: Her ayrıntısını iyice bilmediğin, öğrenmediğin işe kalkışma.

Kimsenin ahı kimsede kalmaz:  Zalimler, er veya geç zulme uğrayanların ahını, bedduasını alırlar ve perişan olurlar.


Yatanın yürüyene borcu var: Çalışmayanın kazancı olmaz veresiye alışveriş eder. Onun için devamlı borçlu olur.

Aş taşınca kepçeye paha olmaz: Sıkışık bir andayken işe yarayan şey önemsiz de olsa çok kıymetli olur.

Sağ yastık baş istemez: Sağlam insan durup dururken yatmak istemez. Bir insan yatmak istiyorsa  demek ki hastadır.


Abanın kadri yağmurda bilinir: Bir şeyin gerçek değeri ona çok gereksinim duyulduğunda ortaya çıkar.

Eğilen baş kesilmez: Kusurunu anlayıp özür dileyen ve büyüklüğünüze sığınan, af dileyen insanlar affedilmelidir.

Eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağar: İnsanlar yeni şeyler daha çok severler eskiye ilgi fazla olmaz.

bb

Deniz İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

Deniz İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


 Deniz kenarında dalga eksik olmaz: İçinde çeşitli olayların gerçekleşmesi doğal olan bir ortamda zaman zaman sert tartışmalar da olabilir. Bunlar doğal olan durumlardır.

Denize düşen yılana sarılır: Kötü bir durumda karşı karşıya kalan kişi kendini bu durumdan kurtarmak için iyi veya kötü, dost veya düşman ayırt etmeden herkesten yardım isteyebilir.


 Denizin yanında kuyu kazılmaz: Yeni bir şey yapılacaksa gerçekten herkesin ihtiyaç duyduğu bir şey yapılmalıdır.

 Deniz sevilir de densiz sevilmez: Bulunduğu ortamlarda yakışıksız ve saygısızca davranan kişiler toplum tarafından pek sevilmezler.

 Denizdeki bin balıktan tavadaki bir balık daha iyidir: Kişi ne kadar az olsa da sahip olduklarıyla yetinmeli, başkasının malına özenmemelidir.

 Deniz yanar belki: Bu hayatta hiç olmayacağı sanılan işler olabilir.

 Denizdeki balığın bini bir paraya: Etrafta çok da olsa ele geçmeyen, yararlanılamayan güzelliklerin insana bir faydası yoktur.


 Deniz bal olmuş, fukara kaşık bulamamış: Kısmetsiz  insanın önüne ne kadar imkan çıkarsa çıksın ondan yararlanmayı bilemez.

 Denenmişi denemek ahmaklıktır: Zaman kaybetmemek ve maddi açıdan zarar görmemek için daha önceden denenmiş ve verim alınamamış bir iş veya kimse üzerinde ısrarcı olmamak gerekir.

bb

Sık Kullanılmayan 10 Atasözü ve Anlamları

 

Sık Kullanılmayan  10 Atasözü ve Anlamları


Harman yakarım diyen orağa yetişmemiş: Başkalarına kötülük yapmayı aklına koyan kimse kötülüğü yapmaya fırsat bulmadan cezasını görür.

Hanımın malı hamam tokmağına benzer, bir gün kafana değmezse bir gün değer: İşler yöneticilerin istedikleri biçimde yapılmadığında gün gelir cezası mutlaka çekilir.

Büyük ekmek büyük bezeden olur: Büyük işler, yatırımlar yapmak için çok para ve çok emek harcamak gerekir.


 Burun yüzden düşmez: Ne kadar kötü olursa insan insanın en yakınından vazgeçemez.

Buğday yanında acı ot da sulanır: Toplum yararına gerçekleştirilen düzenlemeler, bazen kötü niyetli kişilerin daha kolay kötülük yapmasına neden olabilir.

 Aşına aşına çıktı ocak başına: Bir işin yönetimini o işte deneyimi olan kişiye verirler.

Ekşi yüzlünün balı acı olur: İstenmeden iyilik yapan kişi karşısındakini de mutlu edemez.

 Gevşek tükürüğün sakala zararı vardır: Güçlü olmak insanın rahat ve güvenli olmasını sağlar. En küçük bir tembellik insan için sıkıntı oluşturur.


Kayış bilir kotan ne çeker: Ağır bir işin ne kadar güç yapıldığını ancak o işin yapılmasında emeği geçen kişi bilir.

Ver yiyeyim, ört uyuyayım; gözle, canım çıkmasın: Başkalarının sırtından geçinmeye alışmış kimse en hayati sorunlarının çözümünde bile kendisine hizmet edecek birini arar.

bb

9 Atasözü ve Anlamları

 

9 Atasözü ve Anlamları


1) Ne ekersen onu biçersin atasözünün anlamı şudur: Sen başkaları için iyi şeyler dile ve yap ki başkaları da senin için iyi şeyler dilesin, yapsın.

2) Düşmanın ekmeğinden dostun şamarı yeğdir: Düşmanın yapacağı iyiliktense dostun yapacağı kötülük daha iyidir.

3)  İyi yoldaşla uzun yol kısalır: İnsanın her konuda anlaştığı bir kimse ile mutlu ve huzurlu olur.


4) Kan kanla yunmaz: Kötülük, karşılığında kötülük yapılarak değil iyilik yapılarak ortadan kaldırılır.

5) Haramdan şifa olmaz: Emeksiz ve haksız olarak elde dilen kazanç insana fayda sağlamaz. Bir  gün mutlaka o kazanç elinden gider.

6) Ne kokar, ne bulaşır: Zor zamanlarda karşısındaki kişiye yararı dokunmadığı gibi zararı da dokunmaz. Hiçbir kimseye ve işe hayrı yoktur anlamında söylenmiş  sözdür.

7) Kalp kazanır, kaltaban gönenir: Beceriksiz ve akılsız kişi hilekârın kendisini aldatmak için verdiği şeyi kazanç zanneder. Ancak asıl kazançlı olan düzenbaz kişidir.


8) İmam bile okurken yanılır: İnsan “ben bilirim.” diye övünmemeli veya kendine aşırı güvenmemelidir.

9) Bir kılın bir örmeye faydası var: Büyük işlerin gerçekleştirilmesinde değersiz ve önemsiz görünen araçların faydasının olacağı unutulmamalıdır.

bb

14 Atasözü ve Anlamları


14 Atasözü ve Anlamları


Rızkı tükenmeyince kişi aç kalmaz: Allah her insanın rızkını verir, kimse hayatta kısmetsiz kalmaz. Rızkı tükenmişse ömrü de bitmiş demektir.

Pisiyi çok sıkıştırma yüzüne atlar: Çirkin söz veya davranışlarla birinin üzerine fazla gidilmemelidir. O kişi güçsüz de olsa aşırı tepki gösterir, hatta zarar bile verebilir.

Esmere al bağla, geç karşısına ağla: Başarısız olan, bunun sebebini anlamayan insanlar dert yanmakla zaman geçirirler.


Kör insan yediği ekmeğe bıçak sokar: Ellerindeki imkanların değerini bilmeyenler sonunda kendilerine kötülük etmiş olurlar.

Köprünün altından çok su geçti: Zaman geçtikçe şartlar da değişti. Eski durumdan eser kalmazdı.

İtin kuyruğunu kalıba koysan da gene eğritir: Yaradılıştan huysuz olan bir kimseyi sonradan eğitmekle adam etmek zordur.

Fidan gençken eğilir: İnsanlar küçük yaşta kolay eğitilir.

Esrik devenin çulu eğri gerek: Kişi, kendi durumuna uygun davranışlarda bulunmalıdır.

Göz uyar, gönül uymaz: İnsan bir olaya şahit olur ancak aklı gördüğü şeyi kabul etmeyebilir.

Haramzadenin gözü yaşlı olur: Toplumda saygınlığını yitirmiş kişilere kimse acımaz.

Herkes ettiğine göre bulur: Bu dünya etme bulma dünyasıdır. İyilik eden iyilik kötülük eden de kötülük bulur.


İş olmazsa aş olmaz: Herhangi bir iş yapmazsak geçimimizi sağlayacak parayı kazanamayız.

Merhametten maraz hasıl olur: Kimi kişiler iyilik edenlerin başını derde sokarlar veya bu iyiliği kötüye kullanırlar.

Merkebin kuyruğu gibi ne uzar ne kısalır: İnsan hayatta en az bir konuda derinlemesine kendisini yetiştirmeli ve geliştirmelidir. Eğer bu beceriyi gösteremiyorsa başarı konusunda ileriye gidemez.

bb

13 Atasözü ve Anlamları

 

13 Atasözü ve Anlamları

 

Olursan kazık olma, tokmak ol: Çevrende ezilen değil daima başı dik olan ve emreden olursan rahat edersin.

Osmanlı tavşanı araba ile avlar: Gözü açık kimseler işlerini kolaylıkla ve kurnazca yürütebilirler.

 Ortak atın beli sakat olur: Ortak kullanılan mala pek özen gösterilmez. Böyle olunca da bu ortak mallar çabuk yıpratılır.


İt aş yediği kapıyı bekler: Vefalı ve sadık kimseler, ekmek yedikleri yere kötülük yapmaz ve yapılmasına izin vermezler.

Benim sakalım tutuştu, sen cigara yakmak istersin: Benim bir sıkıntım var, sen kendi derdine çözüm bulmaya çalışıyorsun.

 İt başı terkide durmaz: Huysuz kimseleri zapt etmek zordur.

İşitmek görmek gibi değil: Bazı şeyler başkalarına sorularak öğrenilebilir. Ancak görerek öğrenmek her zaman daha iyidir, daha kalıcıdır.

İşkilli büzük dingilder: Gizli bir işi, bir ayıbı olanlar veya çok kuruntulu olanlar çevresindekiler tarafından söylenen herhangi bir sözden alınır, hatta bu yüzden kendilerini ele verirler.

İşleyen el, ele açılmaz: Çalışan ve üreten kimse başkalarına muhtaç olmaz.

Eski çamlar bardak oldu: Devir değişti, eski tutum ve davranışların bir değeri kalmadı.

 Çok gezen çok bilir: Çok yer ve insan tanıyan kişi, yaşı ilerlemiş ancak fazla insanla ve olayla karşı karşıya kalmamış olan kişiden çok daha fazla bilgiye sahip olur.



Beş kuruşluk fener o kadar yanar: Fiyatı düşük olan ürünlerin kaliteli olma ihtimali düşüktür. Ucuz olsun düşüncesiyle kaliteli ve sağlıklı ürünlerden vazgeçmemek gerekir.

Beşer şaşar: Zayıf yaradılışlı olduğu için insanın zaman zaman şaşırmasını, yanılmasını hoş görmek gerekir.

bb

7 Atasözü ve Anlamları

 

7 Atasözü ve Anlamları

 

Bir adam köprü kurar, bin adam üzerinden geçer: Topluma ve insanlığa yaralı bir şey yapıldığında, icat edildiğinde çok sayıda insan bunlardan faydalanır. O yüzden her insan kendi imkanlarıyla hayata değer katan şeyler üretmek ve çevresine yararlı olmakla yükümlüdür.


Her adamın ipiyle kuyuya inilmez: Hayatta herkese güvenilmemelidir.

Keskin kılıç kınını kesmez: Sert ve öfkeli kişinin onu destekleyenlere, yardım edenlere zararı olmaz.


Her Ahmet’in bir Ebu Cehil’i vardır: Her iyi insanın karşısına mutlaka kötü insanlar çıkar.

Açın kursağına çörek dayanmaz: Yoksulluk içinde bulunan kimsenin bir eksiği giderilse başka bir eksiği ortaya çıkar.

Her akıl bir olsa deveyi yeden, koyunu güden bulunmaz: Her insanın aklı, düşüncesi farklı farklıdır. Bu farklılık, çeşitli zorluklar derecesine sahip işlerin yapılmasını kolaylaştırır.

Naçarın kapısına sırımla bağ olur: İnsanlar genellikle başkalarına verdikleri hizmetleri sıra kendilerine geldiklerinde ciddiye almazlar veya bunu yapmak için zaman ve fırsat bulamazlar. 


Kopacak kiriş sesinden belli olur: Yaşanacak kötü olaylar tahmin edilebilir.

Kendini görmüş, güle güle ölmüş: Kendisini çok beğenen kişiye bu özelliği söylendiğinde çok şaşırmış ve kendisine çok gülmüş.

bb

12 Atasözü ve Anlamı

 

 

12 Atasözü ve Anlamı

 

Güneş olsa kimseye çavmaz: Kendini çok beğenen ve sadece kendini düşünen insan çevresine yararlı olmaz.

Güzel ayıpsız olmaz: Her güzelin bir kusuru vardır.

Gününde olmayan yılında olmaz: Fırsat çıktığında yapılmayan iş uygun olmayan bir zamanda hiç yapılmaz.


Çıra dibine ışık vermez: Bir kimse başkalarına bol bol yaptığı yardımı kendi yakınlarına yapmaz.

Çıkmadık canda umut var: Kaybedildiği sanılan bir şey için gereken çaba harcanırsa o şeyin elde kalması sağlanabilir. Bu yüzden çabalamaktan vazgeçilmemelidir.

Damlaya damlaya göl olur: Küçük veya önemsiz görülen şeyler biriktirilirse lazım olduklarında çok işe yarayabilir.

Dağları ıssız, körleri gözsüz sanma: Her işin, her makamın gizli bir isteklisi mutlaka vardır.

Ekini gökken yiyen harman vakti aç kalır: Her işi zamanında yapmak gerekir. Zamansız yapılan iş verimli olmaz.

Eğri ağaçsız orman olmaz: Her toplumun içinde kusuru olan kimseler de bulunur.

Geçmiş yağmura kepenek alıp telaşlanma: İş işten geçtikten sonra geriye dönülemeyeceğinden üzülmenin bir anlamı olmaz.


Gelişine göre gidişim, tarhana bulgur aşım: Bir kişi karşısındaki kişiden ne kadar yardım ve yakınlık görürse kendisi de o kişiye o kadar davranır.

Gemisini batıran sandalını aramaz: Büyük işlerle uğraşan kişiler daha küçük işlerin peşinden koşmazlar.

bb

Yalan İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

  

Yalan İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


Yalanın kemiği yok ki boğazına bata: Doğru veya yanlış herhangi bir sözün söylenmesine engel olunamaz. İnsan her şeyi kolaylıkla söyleyebilir.

Yalancının  evi yanmış, kimse inanmamış: Sürekli yalan söyleyen birisinin sözlerine kimse inanmaz.


Yalanı oran ile söyle: Yalan söylemek doğru değildir. Bazı durumlarda yalan söylemek kaçınılmaz olduğunda söylenen yalanın inandırıcı olabilmesi için aşırıya kaçmamak, yalanı bile mantıklı söylemek gerekir.

Yalan parayla alınmaz: Alınıp satılan,, karşılığında ücret ödenen bir şey  olmadığı için herkes yalanı bol keseden harcar.

Yalanın dibi kıldır, başı dağ: Bir yalan başlangıçta basit gibi görünebilir ancak zamanla  söylenen bu yalan yüzünden çok büyük sıkıntılara girilebilir.

Yalancının mumu yatsıya kadar yanar: Bir kimsenin söylediği söz yalansa bu yalan çok geçmeden anlaşılır.


Yalancı kim? İşittiğini söyleyen: Kişi her duyduğunu doğru kabul edip aslını araştırmadan başkasına söylerse başkalarını da yanıltabilir. Kendisi de  yalancı durumuna düşer. İnsan her duyduğunu, doğrulamadan başkalarına söylememelidir.

Yalancının ipi ile kuyuya inen kuyu dibinde kalır: Doğruluğuna inanılmayan bir sözüne peşine de düşülmemelidir. Çünkü zor durumda kalınır.

Yalanı söylemeli amma doğru yanında titremeli:  Yalan söyleneceği vakit öyle ustaca yalan söylenmeli ki herkes tarafından doğru sanılsın.

bb

Gelmek İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 


Gelmek İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


Gelene git denilmez: Çağrılmadığı halde kendiliğinden gelen insan misafir olarak kabul edilir ve o kişiye git demek ev sahibine yakışmaz.

Geldik yüze, çıktık düze: Kasım ayından sonraki yüzüncü günde yani 15 Şubat'ta kış mevsiminin soğuk günleri etkisini kaybetmeye başlar.


Gelen gidene rahmet okutur: Beğenilmeyen, rahatsız olunan bir kişinin yerine öyle birisi gelir ki eskisi keşke  gitmeseydi dedirtir.

Geleceği varsa göreceği de var: Bir kötülük yapmaya kalkışacak olanlar mutlaka o kötülüğün karşılığını görürler.

Gelen ağam, giden paşam: Yönetici kim olursa olsun benim için önemli değildir.

Gelen geçer, konan göçer: Hiçbir şey kalıcı ve sürekli değildir. Onun için hayatı fazla kafaya takmamak gerekir.

Gel Kara Ali, git Kara Ali; kına gecesine yok Kara Ali: Çeşitli işlerin yapılmasında ve sorunların çözülmesinde kendisinden faydalanılan birini, herhangi bir işin yapılmadığı veya güzel bir davetin verilmediği yerlere çağırmazlar.


Gel demesi kolay ama git demesi güçtür: Bir kimseyi bir işe başlatmak, birini misafirliğe çağırmak kolaydır fakat bir kimseyi işten çıkarmak, misafire de git demek oldukça zordur.

Gel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eyleme: Davet edildiğin  yere gitmekten çekinme, çağrılmadığın yere de sakın gitme. Orada sana gereken ilgi gösterilmez.

bb

Ayı İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

Ayı İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


 Atasözleri; kim tarafından ne zaman söylendiği bilinmediğinden anonimdir. Bu sözler topluma mâl olmuş, toplum tarafından benimsenmiş ve yüzyılların düşünce ve mantık isteminden geçerek günümüze ulaşmış kısa ve özlü sözlerdir. Atasözleri, bir düşünce açıklanırken ya da savunulurken tanık olarak da gösterilirler. Atasözü geçmişten günümüze gelen, uzun deneyimlerden yararlanarak kısa ve özlü öğütler veren, toplum tarafından benimsenerek ortak olarak kullanılan kalıplaşmış sözlerdir. Türkçe’de "sav" ve "irsal-i mesel, darb-ı mesel" olarak da adlandırılır.


Ayı ile ilgili atasözleri ve anlamları şunlardır:


 Ayının kırk türküsü var, kırkı da ahlat üstüne: Anlatacak başka bir şeyi olmayan kişi başından geçmiş bir olayı sürekli anlatmaktan  bıkmaz.

Ayıyı fırına atmışlar, yavrusunu ayağının altına almış:  Katı yürekli kişi tehlikeli bir durumdan kurtulmak için en yakını bile tehlikeye atabilir.

Ayın on beşi karanlık, on beşi aydınlıktır: İnsanın hayatında her zaman olumsuzluklar olmaz; gün gelir sıkıntı olur, gün gelir güzellikler olur.


 Ayı vurulmazdan derisi satılmaz: Bir iş sonuçlanmadan veya ürün elde edilmeden o iş anlatılmaz veya ürün satışa başlanmaz.

Ayı sevdiği yavrusunu hırpalar: Kişi daha iyi yetişmesi için beğendiğinin, sevdiğinin üstüne düşer, onu zorlar.

bb

Göz İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

Göz İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


Göz ile ilgili atasözleri ve anları şunlardır:

Göz derya, seyir bedava: İnsan kör değilse etrafındaki her şeyi rahatça görür.

Göz görür, gönül çeker: Kişi, görmediği şeyi istemez. Sadece görüp beğendiği şeye karşı istek duyar.

Gözsüze yol sorulmaz: Bir işte hiç deneyimi olmayan kişiden o konuda yardım alınmamalıdır.


Göze yasak olmaz: Gözün bir kimseye veya nesneye bakmasını kimse önleyemez.

Gözü aç olanın karnı tok olmaz: Açgözlü insan elindekiyle asla yetinmez, hep daha fazlasını ister.

Gözü tanede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz: Her zaman çıkarı peşinde olan kişiler karşılaşabileceği tehlikelerden uzak kalamaz.

Gözden ırak olan gönülden de ırak olur: Birbirlerinden ayrı düşenlerin aralarındaki  sevgi de zaman geçtikçe azalır.

Göz yumulunca kıymeti bilinir: Çoğu zaman insan hayatını kaybettikten sonra değere biner, değerli olur.

Göz uyar, gönül uymaz: İnsan bir olaya şahit olur ancak aklı gördüğü şeyi kabul etmeyebilir.


Gözünün önüne bakmayanın ayağına taş değer: İnsan başka insanlara tepeden bakmamalı, kibirli olmamalıdır. Kendini gerçekte olduğu gibi görmeyen ve göstermeyen kişi hayatta çok büyük sıkıntılar ile karşı karşıya gelebilir.

Gözün ile gördüğünü eteğin ile ört: Sevdiğin bir kişinin bir hatasını gördüğünde onu o hatadan vazgeçirmeye çalış, akıl ver. Hatayı çevrendeki insanlara duyurmaya çalışma yani kusurları görmezden gel  ve kusurları kapatmaya çalış.

Göz yumulmakla kör olmaz: İnsan bir kez hata yapabilir. Bu o kişinin her zaman aynı hatayı yapacağını göstermez.

bb

6 Atasözü ve Anlamları

 

6 Atasözü ve Anlamları


 İki elin vergisi, gönül sevgisi:  İnsan kendi imkanları ve becerisi ile hayata tutunmaya çalışır, bu yolda elde edilebilecek bir başarı onu yürekten mutlu eder.

Ev dememişler, evran demişler:  Ev deyip geçmemek lazım, evin gereksinimleri dünya kadar çoktur ve bu gereksinimlerin karşılanması kolay değildir.


Çokluğa taş atılmaz: Aynı amaç uğruna bir araya gelmiş insanlara tek kişi olarak karşı çıkmak doğru olmaz. Birlik ve beraberlikten güç doğduğu için topluluğun karşısında başarılı olmak mümkün değildir.

Ayyar tilki art ayağından tutulur: Her işinde hileye başvuran, insanları kandıran kişi gün gelince yakalanır.

Ağaçtan düşen dalına sarılır: İnsan bir olaydan zarar görse ve bir tehlikeyle yüz yüze gelse en önce yakınından destek bekler.

Ağalık vermekle, yiğitlik vurmakla: Sözü geçer bir adam olmak istersen herkes yardımda bulunmalısın. Yiğit adam olmak içinse savaş anında vurucu ve kırıcı olmak gerekir anlamında söylenmiş atasözüdür.


Bakacak yüze tükürülmez, tükürülecek yüze bakılmaz: İnsanlar ilişki kurarken ölçülü davranılmalı, yüzü yüze gelinecek kimseleri kırmamak gerekir. İlişkiyi kestiğimiz kişilerle de bir daha görüşmemek gerekir.

Bir bilir, bin satar: Öyle insanalar vardır ki az bilgiye sahip olmalarına rağmen kendilerini öyle çok överler ki karşıdaki insanlar onun çok bildiğini sanırlar.

bb

5 Atasözü Ve Anlamları

 

 5 Atasözü Ve Anlamları


Sofrada Elini Mecliste Dilini Sakla Atasözü İle İlgili Kompozisyon:  İnsan topluluk içinde kendini kontrol etmeyi bilmelidir. Aşırı davranışlardan kaçınmalı, açgözlülük ve gevezelik etmemelidir anlamında söylenmiş bir atasözüdür. Aslında bu atasözünde anlatılmak istenen en net mesaj hiçbir şeyde aşırıya kaçmamaktır. Aşırıya kaçmak her şeyi berbat eder.

Yularsız ata binilmez: Kargaşanın, başıbozukluğun hüküm sürdüğü bir yerde iş başına geçmek doğru değildir.


Yoldan çıkmak ayıp değil yola girmemek ayıptır: İnsan kimi zaman şaşırır, yolunu kaybeder, hatta uygunsuz davranışlarda bile bulunabilir. Bunlar insan yaşamında olabilecek durumlardandır. Önemli olan hatayı görmek ve hatadan kısa sürede ders almaktır. Doğru ve düzenli bir yaşama dönmektir önemli olan.

Rüya boş gezenlerin sermayesidir: Ortalıkta işsiz güçsüz dolanan kişilerin kurmuş oldukları hayalleri hayattaki dayanak noktalarıdır.

Rahvan at kendini yorar: Bir işi işgüzarlık ederek veya gereksiz yere üstünde durarak uzatanın kendisine zararı kendisine olur.


Zannetmediğin kovuktan tilki çıkar: Kişi hiç ummadığı yerde ve zamanda daha kurnaz ve akıllı birisiyle karşı karşıya kalabilir.

Yiğit başından devlet ırak değildir: Genç bir insanın zengin olması her  zaman mümkündür.

bb

Çok Fazla Bilinmeyen 10 Atasözü ve Anlamları

 

Çok Fazla Bilinmeyen 10 Atasözü ve Anlamları


Küpe “küp” deyince küp  adama “düp” der: Karşıdaki kimseye nasıl hitap ederseniz o da size o ayarda hitap eder. İyi konuşursanız, iyi konuşur, kötü konuşursanız, kötü konuşur.

Küstüğün dağın odununu kesme: İnsan onuruna düşkün olmalı, ilişkisini kestiği bir yerden veya kimseden herhangi bir fayda sağlamaya çalışmamalıdır.

Deveden deve umulmaz: Bir kişinin ihtiyacı olanlara yapabileceği yardım miktarı bellidir. Bütün mal varlığını yardım için harcaması beklenemez.


Bostancıya kelek satılmaz: Bir işin ustasına,   o işin nasıl yapılacağı öğretilmez.

Çorbanın ateşini kazandan sor: Bir işin zorluğunu ancak o işin içinde olanlar bilir.

Çömçe tutan elim olsun, ocaklıkta yerim olsun: Her insan küçük de  bir yerde baş olmak ister.

İnek ağızdan salınır: İnsan verim alacağı şeylere iyi bakmalıdır, yedirip içirmelidir. İyi bakmazsa o mal bereketli olmaz.


İt başı terkide durmaz: Huysuz kimseleri zapt etmek zordur.

Kadının fendi, erkeği yendi: Kadınlar kurnaz ve hırslı oldukları için iş bitiricilik bakımından erkeklerden daha üstündürler.

Para peşin, kırmızı meşin: Yapılan her işin karşılığı anında ödenmelidir.

bb

Dost İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

Dost İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


Dostlar her iyi ve kötü günlerimizde yanımızda olan, kan bağı değil can bağı ile biz bağlı olan samimiyetin var olduğu arkadaşlarımızdır.


Dostluk ile ilgili atasözleri ve anlamları şunlardır:


Dost dostun eyerlenmiş atıdır: Bir insanın gerçek dostu her zaman ona yardım etmek için hazır durumdadır anlamında söylenmiş atasözüdür.

Dost beni ansın bir koz ile o da çürük olsun: Bir dostun armağanı küçük ve değersiz olsa bile verilen kişinin hatırlandığını göstermesi bakımından çok kıymetlidir.

Dost ağlatır, düşman güldürür: Dost kişin söylediği söz acı da olsa insanın iyiliği içindir. Düşmanlarımız ise bizim kusurlu olmamızı istediği için gerçeği söylemez, duymak istediğimiz, hoşumuza gidecek şeyler söyler.


Dost dostun ekmeğini yer: İnsan herhangi bir konuda en kolay dostundan fayda görür.

Dost acı söyler:  Düşman kişilerin aksine dostlar hiçbir çıkar kaygısı gütmeden insana yaklaşırlar ve onun iyiliğini isterler. Bu bakımdan dostunun eksikliklerini, yanlışlıklarını ve kusurlarını onun yüzüne karşı söylemekten çekinmezler. Dostunu memnun etmek için değil doğruyu göstermek için konuşurlar. 

Dost bin ise azdır, düşman ise bir ise çoktur: İnsanın dostlarının çok olması düşmanlarının az olması iyidir. Hatta bir düşman bile olması iyi değildir aslında. Onun için dost kazanmaya çalışmalıyız.

Dostun attığı taş baş yarmaz: Dostlar kusurun düzeltilmesi için bize uyarıda bulunurlar. Kişinin faydasına olduğu için bu uyarılara kulak vermek gerekir.


Dost kara günde belli olur: Dost zor günlerde, kötü günlerde belli olur.

Dostu çok olanın postu çabuk eskir: Yüksek mevkide bulunan kişilerden  dostları hep bir şey ister., sonunda bu istekleri yüzünden o kişi işinden olabilir.

Dost ile ye iç; alışveriş etme: Yakın dostlar ile alışveriş etmemek gerekir. Yoksa aramıza kara kediler girebilir.

bb

Cahil İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

Cahil İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


Cahillik kötü bir şeydir. İnsanı toplum içinde zor duruma sokar ve kişi başına bilgisizliği sayesinde çeşitli belalar açabilir. Bunun için bilgili insan olmaya, yenilikleri öğrenmeye açık olmalıyız.

Cahil ile ilgili atasözleri ve anlamları şunlardır:


Cahilin ibadetinden âlimin uykusu hayırlısıdır: Bilinçsizce yapılan ibadetten hayır gelmez. Bilgili kimse uykuda bile olsa bu uykunun onun aklına ve bilincine faydası vardır.

Cahil cesur olur: Kimi insanlar bilgisiz olduğu için bilgisizliğin getireceği olumsuz sonuçları düşünemezler ve  cesurca davranmaya devam ederler.


Cahil adam meyve vermeyen ağaca benzer: Bilgisiz insan ürün vermeyen ağaç gibi yararsızdır. Nasıl ki meyve vermeyen ağaçtan kimse fayda sağlamazsa cahil kimsenin de kimseye katkısı olmaz.

Cahil olan kimse vakitsiz öten horoz gibidir: Bilgisiz kişi neyi, nerede söyleyeceğini bilmez. Zamansız söz söyledikleri için de kötü sonuçlara sebep olurlar.

Cahil adam, yarım adam: Bilgisiz insan kendi aklına göre davranır, yarardan çok zarar verir. Onun için böyle kimseler ile iş yapılmamalıdır.

Cahil günde bin hatır yıkar, âlim yapar: Bilgisiz insan ağzına geleni söylediği için herkesi kırar, bilgili, ise d düşünerek söylediği için, tatlı dilli olduğu için sevilir ve sayılır.


Cahilin dostluğundan arifin düşmanlığı yeğdir: Akılsız kimse iyi niyetli olsa bile yaptığı işin ne gibi kötü sonuçlar doğuracağını hesap edemediğinden dostuna bilmeyerek kötülük edebilir. Akıllı düşmanın yapacağı kötülükse akıl yolu ile sezilebilir ve gereken tedbirler alınabilir.

Cahil kendisinin düşmanıdır, başkasına nasıl dost olsun: Öğrenim görmemiş, deneyimi ve bilgisi olmayan kişinin kendisine verdiği zararı başka kimse veremez.

bb

İyilik İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

İyilik İle İlgili Atasözleri ve Anlamları


İyilik etmek kişin kendi kalitesini ortaya koyan, kendi erdemliliğini ortaya koyan güzel bir davranıştır. Ne olursa olsun iyi olmaya devam etmeliyiz ama yapılan kötülükleri de unutmamak için daha akıllı olmaya, daha gözü açık olmaya dikkat etmeliyiz.

İyilik ile ilgili atasözleri ve anlamları şunlardır:


İyilik eden kemlik bulmaz: İyilik eden kişilere zamanı gelince başkaları da iyilik eder.

İyiliğe nereye gidiyorsun demişler, “kötülüğe” demiş:  Birçok iyiliğin karşısında kötülük vardır.

 İyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir: İyilik beklenti içine girmeden yapılmalıdır. İyilik yapılan kişi bunun kıymetini anlamasa da  Allah katında o kişi için sevap yazılır.


İyilik dile komşuna, iyilik gelsin başına: Birine iyilik eden kimseye zamanı geldiğinde de başkaları iyilik eder.

İyilik eden iyilik bulur: İyilik eden kimse iyilik bulur ve temiz kalbinin karışığını alır.

İyiliğe iyilik her kişinin kârı, kötülüğe iyilik er kişinin kârı: Kötülük yapmak çok kolaydır zor olan kötülüğe karşı iyilik yapmaktır. Bunu yapan kişi erdemli kimsedir.

İyilik bilmeyen adam, adam sayılmaz: Yapılan bir iyiliği takdir etmeyen kişi insanlıktan nasibini almayan kimsedir.


İyiliğe kemlik âlemde olagelmiş: Yapılan bir iyiliğe karşı vefasızlık dünya yaratıldığından beri vardır, olmaya da devam edecektir.

İyiliğe iyilik olsaydı koca öküze bıçak olmazdı: Tıpkı öküzün ömrü boyunca hizmet ederek sahibine kazanç sağlamasına karşın ihtiyarlayınca sahibi tarafından kesilmesi gibi dünyada da her zaman iyiliğe karşı iyilik yapılmayabilir., kötülük de yapılabilir.

bb

Gençlik İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

Gençlik İle İlgili Atasözleri ve Anlamları

 

Gençlik yıllarında çalışmalıyız. Çünkü o yıllarda tüm kuvvetimiz yerinde olur. Yaşlandığımız zaman eski gücümüz kalmaz ve zor duruma düşebiliriz. Onun için gençken birikim yapmalı, yaşlılıkta rahat edinmelidir.

 

Gençlik ile ilgili atasözleri ve anlamları şunlardır:


Gençliğin kıymeti ihtiyarlıkta bilinir: İnsan gençlik yıllarında yaptığı birçok işi yaşlandığı zaman yapamaz. Çünkü artık eski güç kalmamıştır. Bu atasözü de bize gençliğin, gençlik yıllarında çalışmanın ne kadar değerli ve önemli olduğunu anlatır.

Gençlikte taş taşı, kocalıkta ye aşır: İnsan gençliğinde çalışıp birikim yapmalıdır. İhtiyarlık böylece daha rahat geçer. Gençlik zamanını çalışarak değerlendirmeli, yaşlılıkta da yan gelip yatılmalıdır.


 Gençler sadık olmak ister, yapamazlar, yaşlılar sadık olmamak ister yapamazlar: Gençliğin heyecanı ve hayat tecrübelerinin yetersizliği nedeniyle gençler yanlış yollara sürüklenebilirler ve yakınlarına sadakatsizlik gösterebilirler. Bazı yaşlılar da hayatına renk katmak için, gençlik yıllarındaki gibi heyecan yaşamak isterler fakat gençlikteki gibi çekicilik, güzellik, yakışıklılık ve güç kalmadığı için bu hayallerini gerçekleştiremezler.

Gençlikte para kazan, kocalıkta kur kazan: İnsan yaşlandığında rahat edebilmesi için gençliğinde çalışıp para biriktirmelidir.


Genç bilse, ihtiyar yapabilse: Gençler deneyimsiz, az bilgili olurlar ama her şeyi yapabilme güçleri vardır. Yaşlılar ise bilgili ve deneyimlidirler fakat iş yapabilmek için fiziksel güçleri azalmıştır.

Genç beyle, küheylan atla geçinmek zor: Toplum hayatında yaşı ilerlemiş kişilerde bulunan deneyim ve birikim oldukça önemlidir. Bu özellikle hayatı kolaylaştırır. Deneyim ve birikim sahibi olmayan, deneyimsiz gençlerle çalışmak bu yüzden zordur.

bb