Altıncı Koğuş
Kitabında Geçen Alıntılar
Çehov bir taşra kasabasındaki akıl
hastanesinde geçen bu novellasında, eğitimli bir hasta olan İvan Dmitriç
ile Doktor Andrey Yefimıç arasındaki felsefi çatışmaya odaklanır.
Anton Çehov’un Altıncı Koğuş
kitabında geçen alıntılar şunlardır:
"Huzur ve mutluluk dışardaki
şeylerde değil , insanın içindedir."
“Yalnız kalmadan gerçek mutluluğu
tatmak imkansızdır.”
“Acıyı küçümsersiniz, ama
parmağınızı kapıya sıkıştırdığınız vakit en yüksek perdeden inlersiniz!”
"Bir canlı ne kadar basitse o
kadar az duyarlıdır ve uyarılara karşı daha zayıf karşılık verir. Ne kadar
gelişmişse, gerçekliğe karşı daha fazla duyarlıdır ve daha enerjik bir biçimde
tepki verir. Bunu nasıl bilmezsiniz?"
“Bana güleceksiniz, ancak yeni bir
hayatın şafağı ışıyacak, hakikat galip gelecek ve bizim sokağımıza da bayram
gelecektir!”
“Sıradan bir insan iyiyi ya da
kötüyü dışarıdan, yani bir atlı arabadan ya da bir çalışma odasından bekler.
Düşünen bir insan ise kendinde bulur.”
“Hayır, bizden bir şey olmaz.
Güçsüz insanlarız biz, sevgili dostum. Vurdumduymazdım, neşeli ve sağlıklı bir
şekilde mantık yürütebiliyordum. Manen güçsüz kalır kalmaz hayatın kaba bir
sillesini yemem yetti. Sonrası bezginlik... Güçsüzüz biz, zavallı yaratıklarız.
Siz de öylesiniz, sevgili dostum. Zekisiniz, cömertsiniz, annenizin sütünden
iyi dürtüler emmişsiniz, ancak hayata adımınızı atar atmaz yorgun ve hasta
düşmüşsünüz. Güçsüzüz biz, güçsüz!”
“Hapishaneler ve akıl hastaneleri
var olduğu sürece, birilerinin kapatılması gerekir.”
“Yalnız kalmadan hakiki mutluluğu
bulmak mümkün değildi.”
“Acı, acı hakkındaki canlı
düşüncedir. Bu düşünceyi değiştirmek için irade gücü göster, onu silkip at,
şikâyet etmeyi bırak; acı kaybolup gidecektir.”
“Kitaplar nota okumaya sohbetler
ise şarkı dinlemeye benzer.”
"Hayır efendim, bu ne felsefe,
ne düşünüş tarzı, ne de bakış açısı genişliğidir; Aksine bu tembellik, Hint
fakirliği ve uyku sersemliğidir."
"Hayatın yükü altında
ezilebilir, ondan nefret edebilirsiniz, ama onu küçümseyemezsiniz."
“Akıl, elimizde olan yegâne zevk kaynağıdır. Etrafımızda akla dair hiçbir şey görmüyor, duymuyoruz, bu da zevkten mahrum olduğumuz anlamına geliyor. Gerçi elimizin altında kitaplar var, ama bu canlı bir sohbetin, karşılıklı ilişkinin yerini tutmuyor. Çok da doğru olmayan bir kıyaslama yapmama müsaade edecek olursanız, bence kitaplar notaya, sohbet ise şarkı söylemeye benziyor.”
0 comments:
Yorum Gönder
YORUMLARINIZI YORUMLAMA BİÇİMİNİ "ANONİM" SEÇEREK İSİM, MAİL ADRESİ VB. YAZMAK İLE UĞRAŞMADAN KOLAYCA YAYINLAYABİLİRSİNİZ. KÜÇÜK BİR TEŞEKKÜRÜN BİLE BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ VE DEĞERLİ OLDUĞUNU UNUTMAYIN...