“Benim Küçük
Dostlarım” (Halide Nusret Zorlutuna)
Kitabında Geçen Özlü Sözler
İdealist bir öğretmenin kitap gibi
okuduğu öğrencilerini ve anılarını edebi bir dille anlattığı doyumsuz bir eserdir.
Eseri okuyunca öğretmen olmanın güzelliklerini, zorluklarını anlayacaksınız ve
bir solukta okuyacaksınız.
“Bir yaşından, yirmi yaşına kadar
her çocuk, bence zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap; karşısında uzun uzun,
hayran hayran düşünülecek bir bilinmeyenler âlemidir.”
“Çocukları pek severim. ......
Yalnız sevimli, terbiyeli, zeki ve çalışkan olanları değil, -Böylesini herkes
sever!- ben sevimsiz, somurtkan, haylaz, hatta aptal çocukları da severim.”
Zavallılar “neye ihtiyacım
olduğunu” bir türlü anlamıyorlardı. Onlar ihtiyacı yemek, içmek, giyinmekle…
sadece “para” ile ölçüyorlardı.”
“Hakikat, doğacak güneştir, inan!
Mümkün mü geceler sabah olmasın?”
“Yaşınız ister yedi, ister on yedi,
hatta ister yirmi yedi olsun, başınızda eğer okul kasketi taşıyorsanız, yola
size gözleri şefkat ve hasret yaşlarıyla dolu olarak bakan ihtiyarları hemen
selâmlayınız! Ve eğer, rastladığınız bir tabutun içinde bir öğretmen varsa,
onun birkaç adım olsun, arkasından gitmekten çekinmeyiniz!..”
Tutulduğum fikir şuydu:
"Cenazeye çelenk göndermek yerine, çelenk parası ile yoksul çocuklara
yardımda bulunmak, bu dünya için de, öbür dünya için de daha yararlı, daha
hayırlıdır.”
"Eğer rastladığınız bir
tabutun içinde bir öğretmen varsa onun birkaç adım da olsa, arkasından
gitmekten çekinmeyiniz!"
“Bazen bir insanı mesut edebilmek
için ne kadar az bir şey yetiyor!"
“Bütün güzel ve iyi şeyleri bize
kaybettiren, göstermeyen; bütün kötülükleri de korkunç kara kanatlarının
altında koruyan, geliştiren "bilgisizlik.”
“Fakat genç öğretmen -eğer biraz da
sevimli ve güler yüzlü ve zeki ise- bütün acemiliğine, beceriksizliğine rağmen
kendini kolayca sevdirebilir.”
“Okuttuğum yüzlerce ve yüzlerce
çocuk arasında bir tane "aptal" görmedim, diyebilirim. Güneşi içine
sindirmiş olan kara gözlerinde zekâ parıl parıl yanar. Fakat canları isterse
okurlar, istemezlerse okumazlar! Ölçüsüz heyecanlarını ayarlayabilirseniz
onlarla başarılmayacak iş, kazanılmayacak savaş yoktur.”
“Zaten beni Doğu gençliğine hayran
eden sebeplerden biri de bu üstün zekâları ve itaatleridir.”
“Bana “öğretmenim!” diyen ses, beni
“annem!” diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir.”
0 comments:
Yorum Gönder
YORUMLARINIZI YORUMLAMA BİÇİMİNİ "ANONİM" SEÇEREK İSİM, MAİL ADRESİ VB. YAZMAK İLE UĞRAŞMADAN KOLAYCA YAYINLAYABİLİRSİNİZ. KÜÇÜK BİR TEŞEKKÜRÜN BİLE BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ VE DEĞERLİ OLDUĞUNU UNUTMAYIN...