"Hamama giren terler" atasözü maddi olarak çok külfetli olsa
bile bir işe girdikten sonra bu türlü zorluklara katlanılması gerektiğini ifade
eder.
Her işin
birtakım gereklilikleri vardır. Bu gereklilikler maddi olabileceği gibi manevi
de olabilir. Mesela bir ev yaptırmaya kara verdiğinizi varsayalım. Bu iş için
gerekli harcamalar az çok bellidir. İşe başladıktan sonra şu kadar harcadım bu
kadar harcadım diye dertlenmenin bir manası yoktur. Bunları işe başlamadan önce
enine boyuna düşünmek ve gücümüzün yeteceğine kanaat getirebilirsek gerekli
adımları atmalıyız. Sonradan vah tüh ermenin bir manası yoktur.
Hamama
giren terler sözünü genellikle düğün yapanlar için çok kullanırız. Ülkemizde kültürümüz
gereği özellikle erkek tarafının düğün masrafları kız tarafına göre daha fazla
olur. Ev eşyaları, düğün masrafları vb. birçok kalemde harcamalar yapılır. Eş dost
arasında şuraya şu kadar harcadık benzeri sözler söylendiğinde mutlaka birisi
çıkıp şakayla karışık "eee ne zannediyordun hamama giren terler"
gibisinden bir söz söyler. Yani bu işin kuralı bu elbette harcayacaksın demek
ister.
Kısacası
her yapılan işte birtakım külfetler vardır. Bu zorluklara razı olmak gerekir. Hani
denir ya her nimetin bir de külfeti vardır. Bu sebeple çok fazla dertlenmemek
gerekir. Bazı zorluklar mutlaka karşımıza çıkacak. Armut piş ağzıma düş diye
düşünürsek yanlış yapmış oluruz ve kendimizi boşu boşuna dertlendiririz.
bb
