Otomatik Portakal Kitabında Kitabında Geçen Özlü Sözler
Kitap on beş yaşlarındaki bir gencin gece olunca her türlü ahlaksızlığı, soygunculuğu diğer ahlaksız arkadaşları ile yaptığı ve insanlara eziyet etmekten zevk aldıkları anlatılır Kitap, distopik bir gelecekte geçmektedir ve toplumsal şiddet, özgürlük ve kontrol konularını ele almaktadır. Romanın ana karakteri, genç bir çete lideri olan Alex. Alex, toplumsal kurallara uymayan bir gençtir. Yanındaki çete arkadaşları ile suç işleyerek eğlenmektedir.
Ancak, bir gün
Alex yakalanır ve hapishaneye gönderilir. Hapishanede, Alex, “Ludovico Tekniği”
adı verilen bir beyin yıkama tedavisi görmek zorunda kalır. Bu tedavi, Alex’in
özgürlük duygusunu ve iradesini yok eder ve suça karşı bir tepki bile veremez
hale getirir. Kitabı okuyup yorumu size bırakıyorum.
Kitapta geçen özlü sözler
şunlardır:
“Bu iş böyledir. Tutsak ozanın
dediği gibi, kişiler sevdiklerini öldürürler”
“Kişiye seçme hakkı tanınmazsa, o
kişiliğini yitirir.”
Güç, güç herkes güç istiyor.
“Dünyaya neden pis diyorsun? Diye
sordum. - Pis ya! Senin gibi serseriler benim gibi zavallı yaşlıları ezecek ve
hiç bir yasa beni senden koruyamayacak... Pis... Leş gibi...”
“Güven, arkadaşlık gibi sözcüklerin
modası geçmişti anlaşılan...”
“Sen bir kitap yazıyorsun. Kitap
yazanları oldum olası beğenir ve sayarım .”
“Cehennemin varlığını bile bile,
kolay yaşamak için, üç beş kuruş çalmak için, birkaç günlüğüne rahat etmek için
hırsızlık yapılır mı?”
“Şiddet şiddeti doğurur.”
“Yaşlı bir rahip aşka gelmiş,
divitini hokkasına sokup yazmış çizmiş, Şeytandır Bu Gençleri Böyle Delirten demişti.
Yetişkinlerin savaştığı, bombalar attığı, birbirini kesip doğradığı,
acımasızlığın kol gezdiği bir dünyada gençlerin yurtsever, dine bağlı, uslu,
terbiyeli olmaları söz konusu değildir.”
“Tüm hayvanların en zekisi,
iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna bir baskı yöntemi uygulayarak onu
otamotik işleyen bir makine haline getirenler kılıç kadar keskin olan kalemimle
saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum...”