Çizmeyi Aşmak Deyiminin
Hikayesi
19.yüzyılda, Fransız ressamlarından Delacroix Paris’te bir resim sergisi açar. Sergiyi gezenlerden bir kişi, büyük bir şövalye tablosunun önünde uzun süre durarak, yakından uzaktan ciddi ciddi seyreder, beğenmediğini belirten bir biçimde de başını sallarmış. Bu durum ilgisini çeken ressam yanına gelerek sormuş; “Bu tablo ile çok ilgilendiğiniz belli oluyor”.
Ressam cevap olarak ise adam; “Şövalyenin çizmesindeki körük kıvrımlarında hatalar var.” demiş. Ressam adama bunu nasıl anladığını sormuş. Adam ise; “Ben kunduracıyım, çizme dikerim” diye cevap vermiş. Ressam adamı bu düşüncesinde haklı bulmuş ve resim ile ilgili yanlışı hemen düzeltmeye başlamış. Tuvalini ve boyalarını getiren ressam adamın söylediği biçimde çizmeyi düzeltmiş ve resim gerçekten daha güzel olmuş ve göze de güzel görünmeye başlamış. Ressamın bu düzeltmelerini yapmasına rağmen adam yine tablonun başından ayrılmadan, bu kez de şövalyenin pantolonunda ve kemerinde de hatalar olduğunu söylemiş.
Bunun üzerine ressam adamın bu çok bilgiç davranışlarından rahatsız olmaya başlamış ve adama şunu demiş: , “Bak dostum demiş, sen kunduracısın, çizmeden yukarı çıkma” demiş. Yani çizmeyi aşma demiş. Çizmeyi aşmak deyimi de işte buradan gelir. Çizmeden yukarı çıkmak sözü günümüze ise çizmeyi aşmak deyimi olarak ulaşmıştır.
0 comments:
Yorum Gönder
YORUMLARINIZI YORUMLAMA BİÇİMİNİ "ANONİM" SEÇEREK İSİM, MAİL ADRESİ VB. YAZMAK İLE UĞRAŞMADAN KOLAYCA YAYINLAYABİLİRSİNİZ. KÜÇÜK BİR TEŞEKKÜRÜN BİLE BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ VE DEĞERLİ OLDUĞUNU UNUTMAYIN...