“Seninle Başlamadı” Kitabında Geçen İlginç ve Anlamlı Sözler

 “Seninle Başlamadı” Kitabında Geçen İlginç ve Anlamlı Sözler

Kitapta yaşadığımız kimi psikolojik  sorunların aslında bize genlerimiz yolu ile geçtiğini ve atalarımızdan geçtiğini dile getirmektedir. Kişide çıkan bir sorun incelendiği zaman o kişinin aile tarihi araştırılır ve geçmişindeki atalarının ne gibi sorunlar yaşadığı araştırılır ve kişi geçmişi ile yüzleştirilerek meditasyon yaptırılır ve böylece geçmişindeki şeylere acı duymaz ve kişi rahatlatılarak normal yaşamına devam eder.

Seninle Başlamadı kitabında geçen ilginç ve anlamlı sözler şunlardır:

“Korku ve endişe duyduğumuzda kendimizi güvende hissetmek için sıklıkla çevremizi kontrol etmeye çalışırız. Bunun sebebi küçükken yok denecek kadar az miktarda kontrolümüzün olması ve hissettiğimiz yoğun duygular için güvenli bir yer yok gibi görünmesinden kaynaklanır.”

“Birçoğumuz için en büyük özlemimiz sevilmektir ve mutlu bir ilişkimiz olmasıdır. Ancak genellikle ailelerde sevginin bilinçsizce ifade edilmesi nedeniyle, sevme şeklimiz mutsuzluğumuzu paylaşmak veya ebeveynlerimizin ve büyükanne-büyükbabalarımızın modellerini tekrar etmek şeklinde olabilir.”

“Eğer avcunuzun içine derinlemesine bakarsanız, orada ebeveynlerinizi ve atalarınızın tüm nesillerini göreceksiniz. Onların hepsi şu an yaşıyor. Her biri, bedeninizde mevcuttur. Siz bu insanların her birinin devamısınız.””

“Sürekli dışarıya bakarsak, hedefe ulaştığımızı fark edemeyebiliriz. Kendi içimizde değerli bir şey meydana geliyor olabilir fakat eğer uyumlu değilsek ve odaklanmazsak kaçırabiliriz.”

“Bir bireyin yaşamını, annesi kadar etkileyebilen başka hiçbir şey yoktur.”

“Düşük düzeyde anne bakımı alan yavrular büyüdüklerinde, yüksek düzeyde yavru bakımı alanlara kıyasla daha endişeli ve tepkili olmuşlardır. Bu stres modeli bir sonraki birçok nesilde gözlenmiştir.”

Seninle Başlamadı kitabında geçen özlü sözler şunlardır: "Acıyı görmezden gelmek gerçekte onu derinleştirir. Bastırılan şeyin genellikle yoğunluğu artar.''

“Doğmamızı sağlayan insanlarla aramızdaki bağ, en güçlü bağdır. Kaç yıl geçerse geçsin, kaç ihanet yaşarsak yaşayalım, ailede ne kadar mutsuzluk olursa olsun hiç önemli değil. Kendi irademiz pahasına olsa bile onlarla bağımız devam eder.” Anthony Brandt , Bloodlines

“Geçmiş, hiçbir zaman unutulmuş değildir. Geçmiş, geçmiş bile değildir.”

“Birçoğumuz ebeveynlerimizin acısını bilinçsizce üstleni­riz. Küçük çocukken, benlik algımızı aşama aşama gelişti­ririz. O zamanlar, anne-babamızla nasıl ayrı olacağımızı ve aynı zamanda da bağlı olacağımızı öğrenmemiştik. Bu ma­sum yerde, muhtemelen düzelterek veya paylaşarak onların mutsuzluklarını dindirebileceğimizi hayal ettik. Eğer biz de taşırsak, onlar tek başlarına taşımak zorunda kalmayacaklar­dı. Fakat bu hayali bir düşünce şekliydi ve sadece daha çok mutsuzluğa sürüklüyordu.”

“Korku ve endişeler, gününüzü ve yaşamınızı sınırlandırarak dünyanızı küçültür ve canlılığını yok eder.”

“Bilinçaltı duyulmak için ısrar eder, tekrarlar ve bir bakıma kapıyı kırar.”

“Hatırlamanın zorlaşması her şeyi unuttuğumuz anlamına gelmez.”

“Sözcükler olmadan, olayın anısına tamamıyla erişmemiz mümkün değildir. Deneyimin parçaları tanımsız kalır ve gözden uzak örtük kalır. Kaybolmuş ve açıklanmamış olan bu anılar bilinçaltımızın parçaları haline gelir.”

“Annemizle bağımızda erken bir kopukluk yaşadığımızda, korku ve güvensizlik bulutu hayat deneyimlerimizin içine dolabilir.”

“Canlılık ve neşenin eksik olduğu bir ailede çocuklar mutlu oldukları zaman kendilerini suçlu veya rahatsız hissedebilmektedirler.”

“Anne babamızda reddettiğimiz duygular, özellikler ve davranışlar kuvvetle muhtemel bizim içimizde yaşayacaktır. Bu bizim onları farkında olmadan sevme biçimimizdir, onları yaşamlarımıza geri getirme yolumuzdur.”

“Anne babamızı düşündüğümüzde tüylerimizi diken diken etmesi yerine rahatlayabildiğimiz ve sakinleşebildiğimiz bir yer bulmamız önemlidir.”

“İnsanlar genellikle farkında olmadan yaralarını tetikleyecek bir eş seçerler. Böylelikle, kendilerinin acı dolu ve tepkili taraflarını görme, sahiplenme ve iyileştirme fırsatları olur. Mükemmel bir ayna gibi, seçilen partner diğerinin kalbindeki sahiplenilmemiş ve bitirilmemiş şeyleri yansıtır.”

“İlişkilerde yaşanan problemlerin birçoğu o ilişkinin kendisinden kaynaklanmamaktadır. Ailelerimizin bizler doğmadan çok önce deneyimlediği dinamiklerden kaynaklanır.”

“Olmuş olanları değiştiremezsiniz, ancak ebeveynlerinizin değişmesini veya olduklarından farklı insanlar olmalarını beklemediğiniz müddetçe mevcut olanı değiştirebilirsiniz. İlişkiye farklı şekilde tutunması gereken sizsiniz. Bu sizin işiniz, ebeveynlerinizin değil. Gerçek soru ise şudur: Bunu istiyor musunuz?”