Farklı Ülkelerden Çocuklar Hangi Nesnelerle Oynuyor?

 

Farklı Ülkelerden Çocuklar Hangi Nesnelerle Oynuyor?


Farklı ülkelerden çocukların hangi nesnelerle oynadığına dair araştırmalarım şunlardır:

Örneğin; Brezilya’daki çocuklar futbol topu ile oynarlar. Çünkü bu ülkede futbol topu sokak kültürünün en önemli nesnesidir ve kalbidir. Ayrıca dönen topaç, tahta döner top, sapan benzeri oyuncaklar ile de  oyunlar oynanır.

Hindistan: Uçurtmalar, bilyeler, küçük ve büyük sopa ile oynanan oyunları vardır.

Japonya: İpli top ve tahta oyunları vardır. Origami yaparlar. Bu da kağıttan değişik şekiller ortaya çıkarılır ve çok güzel bir kağıt katlama sanatıdır origami. Çarklar ile oynarlar. Tahta kule vurma oyunları vardır.


Amerika Birleşik Devletleri: Nerf tabancaları, oyuncak arabalar, legolar gibi oyunları oynarlar.

Norveç: Kar kızakları, ağaç dallarından yapılan kılıçlar, legolardan değişik türde oyuncaklar yapma,  tahta ve plastik hayvan figürleri ile değişik oyunlar oynanır.

Kendi ülkemiz olan Türkiye’mizi yazmadan geçemeyeceğim.


Türkiye: Seke sek oyunu, beş taş oyunu, yakan top, futbol, birdir bir, mendil kapmaca, yağ satarım bal satarım oyunu, bilye, uçurtma vb gibi oyunlarımız vardır.

Genel anlamda baktığımızda top, tahta, ağaç dalları, legolar farklı ülkelerdeki çocukların oynadığı nesnelerdir diyebiliriz.

bb

Zübeyde Hanım Anlatıyor Oğlum Mustafa Kitabı İle Klasik Sorular Ve Cevapları

 

Zübeyde Hanım Anlatıyor Oğlum Mustafa Kitabı İle Klasik Sorular Ve Cevapları


1) Mustafa Kemal nerede dünyaya gelmiştir?

Cevap: Selanik

2) Mustafa Kemal’in fiziksel özelliklerinden üç tanesini yazınız.

Cevap: Sarı saçlı, mavi gözlü, pembe tenlidir.

3) Selanik hakkında kısaca bir iki cümlelik bilgi veriniz.

* Birçok dilin konuşulduğu bir yerdi.

* Minarelerin, kiliselerin, sinagogların yan yana durduğu bir kentti.

* Denizle iç içe yaşayan bir kentti.

 4)  Aşağıdakilerden Selanik kenti  ile ilgili atasözü ve deyim yazınız.

Cevap:  

*Nerede Serez, nerede Selanik

* Satılık ziftin olsun, Selanik’ten kel gelir

*Yürek Selanik

 5) Mustafa Kemal'in kardeşlerinin adlarını yazınız.

değildir?

* Fatma

* Ahmet

* Ömer

* Naciye

*Makbule

6) Mustafa Kemal’e armağan olarak babası Ali Rıza efendiden ne kalmıştır?

Cevap:  Kılıç ve saat

7)  Mustafa Kemal'e süt annelik yapan kişinin adı nedir?

Cevap: Ümmügül 

8)  Ali Rıza Efendi'nin rahatsızlığı nedir?

Cevap: Bağırsak Veremi 

9) Mustafa Kemal babasını kaybettikten sonra bir süreliğine dayısının yanında kalmıştır. O dayının adı nedir?

Cevap: Hüseyin 



10)  Aşağıdakilerden hangisi Mustafa Kemal’in köpeklerinin adları nedir?

Cevap: Foks, Alver, Alp

11)  Mustafa Kemal’in kedisinin adı nedir?

Cevap:  Kadife

 12) Mustafa Kemal'in  savaşta ve barışta ona yoldaşlık yaptığı atlarının adı nedir?

Cevap:Çankaya ve Sakarya 

13)  Mustafa Kemal hasta yatağında olduğu zamanlarda manevi kızına gidelim bir orman kenarına demiştir. Doğal yaşamı özlemiştir. Mustafa Kemal hangi tabloya bakarak bunu demiştir?

Cevap: Dört Mevsim Tablosu 

14)   Mustafa Kemal’in çocukluğu hakkında kısaca bilgi veriniz.

* Giyimine kuşamına çok dikkat eder, her zaman temiz olurdu.

* Çok kitap okur, elindeki harçlığı hemen kitaba yatırırdı.

* Zamanın çoğunu ders çalışarak geçirirdi.

* Dik duruşlu bir yapısı vardı, kimseye boyun eğmezdi.

 15)  Mustafa Kemal'in en çok nelere hevesi vardı?

Cevap:  At ve silah

 15)  Mustafa Kemal çocukken en çok neyden korkarmış?

Cevap: Karanlıktan ve fareden

 16) Mustafa Kemal’in en sevdiği yiyecek nedir?

Cevap:  Selanik usülü ıspanaklı börek

 17) Aşağıdakilerden hangisi Mustafa Kemal’in silah ve kader arkadaşlarından 3 tanesini yazınız.

*  Fethi Okyar

* Nuri Conker

* Fuat Bulca

 18)  Mustafa Kemal'in hem yol arkadaşı, hem yaveri olan ve Zübeyde Hanımın da ikinci oğlu gibi gördüğü kişi kimdir?

Cevap Salih Bozok

 19) ) Kendi adı da Mustafa olduğu için Mustafa “Kemal” adını veren öğretmenin branşı nedir?

Cevap: Matematik Öğretmeni 

20) Bugün kullandığınız çarpı, bölü, işaret, toplam, artı, eşit, eksi, boyut, türev, üçgen, diktörtgen, çokgen, köşegen silindir vb. kavramlarını kim türetmiştir?

Cevap:  Mustafa Kemal Atatürk

 21) Aşağıdakilerden hangisi Mustafa Kemal'in çıktığı yolda kendisine örnek aldığı kimselerden 3 tanesini yazınız.

*Tevfik Fikret

*Namık Kemal

*Ömer Naci

 22)  Zübeyde Hanımın ikinci evliliğini yaptığı kişi kimdir?

Cevap: Ragıp Bey

A) Ragıp Bey

 23)  Mustafa Kemal kardeşleri arasında en çok kimi severmiş?

Cevap:  Naciye

B) Ömer

C) Makbule

D)  Ahmet

 24) Mustafa Kemal tarih öğretmeni sayesinde hangi kavramla tanışmış ve o kavram hayatında çok önemli bir yere sahip olmuştur?

Cevap: Özgürlük

 25) Hiç unutulmayacak bir aşkın kahramanı olarak Mustafa Kemal'in kalbinde kalacak olan kişi kimdir?

Cevap: Emine


 

26) Mustafa Kemal'e göre tek çıkış yolu  nelerdir?

Cevap: Akıl, bilim, eğitim.

 27)  Savaş, yoksulluk ve salgın hastalıklar en çok kimi etkiler?

Cevap: Çocukları etkiler. 

28)  Aşağıdakilerden hangisi Mustafa Kemal’in manevi çocuklarından üç tanesini yazınız.

Cevap:  Rukiye, Afet, Sabiha.

 29) Mustafa Kemal'in manevi mirası nedir?

Cevap: Akıl ve bilim 

30) Mustafa Kemal en sevdiği atını kime hediye etmiştir?

Cevap: Latife Hanım 

31)  Zübeyde Hanım neyden vefat etmiştir?

Cevap: Kalp yetmezliğinden vefat etmiştir.

 32)  Zübeyde Hanım Anlatıyor Oğlum Mustafa kitabının yazarı kimdir?

Cevap: Haluk Işık

bb

Kalem Kılıçtan Keskindir Atasözü İle İlgili Kompozisyon

 

Kalem Kılıçtan Keskindir Atasözü İle İlgili Kompozisyon


İnsanın düşüncelerini, bilgilerini, deneyimlerini aktaran kalemin gücü oldukça etkili ve kalıcıdır. Kılıcın meydana getirdiği sonuç karşı taraftaki tek bir insanı etkiler, kalemin etkisi ise bütün topluma yayılır. Bunun için atalarımız “Kalem kılıçtan etkilidir.” sözünü söylemiştir.

 

Bilginin, düşüncenin ve sözün fiziksel güçten daha etkili olduğunu anlatmak ister bu atasözü. Bazen bir fikir ortaya koymak ve bu fikri yazmak, bir düşünceyi topluma yaymak ya da doğru bir sözü söylemek; savaşmaktan veya zor kullanmaktan daha büyük sonuçlar doğurabilir. Yani fikirlerin yazıya geçirilmesi daha kalıcı olur ve fikirler yazıya geçirilince ölmez ve daha çok yayılır ve daha çok insanı etkiler. Güç kullanılması gereken bir durum ortaya çıkmaz. Kılıç ise gücü ve savaşmayı temsil eder. Etkisi hızlıdır ama kalıcılığı azdır. Örneğin; Savaş esnasında bir komutan kılıçla sadece insanın canını alabilir, bir cepheyi ele geçirebilir ama bir bilim insanı  kalemle yazdığı eserler tüm dünyanın düşünce yapısını değiştirebilir. Örneğin; Kurtuluş Savaşı'nın büyük önderi Mustafa Kemal Atatürk Nutuk adlı eseri ile bir millete yön vermiştir, bir milletin yeniden kalkınması için fikirlerinden asla vazgeçmemiştir ve toplumun da bundan etkilenmesini sağlamıştır. Yani fikirleri yaşamaya ve yaşatılmaya devam etmektedir. Örneğin; Düşünce özgürlüğünden insanlar hapse girebilir ya da fiziksel cezalara maruz bırakılabilir ama o insanın yazdığı eserler birçok insanı etkileyebilir ve birçok insanı da hapse kimse tıkamaz. Yani düşünceler ölmez, kılıç eninde sonunda ölür ve etkisi de her daim az olur ve olacaktır da. 


Başka bir örnek ise bir asker bir kaleyi ele geçirebilir ama Mehmet Akif Ersoy bir büyük bir üstadın yazdığı İstiklal Marşı bir milletin kalbine kazınabilir ve bir milletin inancını doruk noktalara çıkarabilir. Din inancını, özgürlük ve bağımsızlık inanıcını vb. İşte tüm bunların kalemin yani yazının gücüdür. Onun için her daim kalem kılıçtan üstündür, değerlidir.

bb

Biri Bilmeyen Bini Hiç Bilmez Atasözü İle İlgili Kompozisyon

 

Biri Bilmeyen Bini Hiç Bilmez Atasözü İle İlgili Kompozisyon


İyiliğin küçüğü büyüğü olmaz. Kişi kendisine yapılan küçük bir iyiliğin değerini bilmiyor ve kendisine iyilik eden kişiye teşekkür duygusu beslemiyorsa bu kişi yapılan büyük iyiliklerin de değerini hiçbir zaman bilmeyecektir. Böyle insanlar nankör kimselerdir ve yapılan iyiliklerin hiçbirine layık değillerdir. Bunun için atalarımız “ Biri bilmeyen bini hiç bilmez.” sözünü söylemişlerdir. 


İnsanlara iyilik ederken, temiz kalbimizle onlara elimizden gelen her türlü fedakarlığı yaparken de dikkatli olmak gerekir. Çünkü kimi insanlar ne yaparsan yap içinde vefasızlık duygusu taşıyan , değer bilmeyen kimselerdir. Bu kişilere yaptığınız gönülden bir yardım o kişinin umrunda bile olmayabilir. Bundan dolayı öyle kimselere yapılan büyük fedakarlıklar onların umrunda olmaz ve sizin emeğinize, çabanıza değer vermezler. Nankör insanlar oldukları için arsızlıklarına, sizden almaya, sizi bir güzel kullanmaya devam ederler. 


Oysa gerçek anlamda vefalı insan küçük bir iyiliğin bile değerini bilir ve bunu asla unutmaz. İşte iyilik bilen insana, değer veren insana yapılmalıdır. Böyle insanlara yapılan emek de boşa gitmez, zaman da. Çünkü böyle insanlara insana, çabaya kıymet veren, kendini bilen olgun kimselerdir.

bb