Abraham Lincoln Sözleri

 

Abraham Lincoln Sözleri

 

1809 ve 1865 yılları arasında yaşamış olan Abraham Lincoln’ın elleri ve parmakları birbirine göre orantısızdı, ayakları uzun ve inceydi, gözleri miyoptu ve yüz şeklinde Marfan Sendromu bulunduğunu gösteren işaretler vardı. Lincoln, siyasi hayatına başarısızlıklarla başlamıştır. Tüm bunlara rağmen azimle çalışmaya devam etmiş ve en sonunda istediği başarıya ulaşmıştır. Amerika Birleşik Devletleri’nin unutulmaz başkanları arasında olmuştur. Amerika’da köleliği kaldıran başkan olarak adını tarihe   yazdırmıştır.

 

Abraham Lincoln sözleri şunlardır:

Konuşup da aptallığınızı ortaya koyacağınıza, konuşmayın da hiç olmazsa herkesin şüphesi kalsın.  

Alkışlara inanmayın; çoğunluk alkışlıyorsa iyi, güzel, ama alkışlayanlar ya dalkavukların elleriyse.   

İnsanlardan çoğunun mutluluğu ve mutsuzluğu, kendi düşünce ve inanışlarına bağlıdır.  

Güç süreklidir; ama gücün kazandığı zaferlerin ömrü pek kısa olur.  

Tecrübeme göre eğitimsiz kimselerin erdemleri de azdır.  


Bana okuduğum kitapların en güzelinin hangisi olduğunu sorarsanız söyleyeyim; Annemdir .   

Kuşku ve kıskançlık hiçbir insana, hiçbir durumda faydalı olmamıştır.   

Neredeyse bütün erkekler güçlüklere dayanabilir, ama bir adamın karakterini test etmek istiyorsan, ona güç ver.  

Dünyanın büyük adamları okullarının en büyük öğrencileri değildi; çoğu zaman en büyük okulları bitirenler de hayatın büyük adamları olmamışlardır. 

Evsiz biri başkasının evini yıkmaya çalışmamalı, çalışıp kendine bir ev yapmalıdır.  

Önemli olan hayatınızdaki yıllar değil, yıllarınızdaki hayattır.  

Hayvan haklarını da insan hakları kadar destekliyorum. Tam bir insan olmanın yolu budur.  

Aynaya baktığında başka birini görmek istemiyorsan kendin gibi ol.  

İnsanın asıl karakteri eline kuvvet geçtiğinde ortaya çıkar.

Yarın geride kalan ömrümüzün ilk günüdür. 


Ne kadar mutlu olmaya karar vermişseniz o kadar mutlu olursunuz. 

Uşak olmayı istemediğim gibi, uşak kullanmayı da sevmem; benim demokrasi anlayışım budur.  

Eğer karşınızdaki kişiye, bütün kalbin ve yeteneklerinle yardım etmeyi kabul edebiliyorsan, işte o zaman onu eleştirebilirsin. Bu olumlu eleştiridir.  

Koyunla kurdun özgürlüğün tanımı üzerinde anlaşamadıkları açıktır; ve aynı anlaşmazlık insanlar arasında da hala vardır.  

 Yarın geride kalan ömrümüzün ilk günüdür. 

Koyunla kurdun özgürlüğün tanımı üzerinde anlaşamadıkları açıktır; ve aynı anlaşmazlık insanlar arasında da hala vardır.  

bb

İşitme Engelli Arkadaşlarımıza Mektup

 

İşitme Engelli Arkadaşlarımıza Mektup


Dünyaya gelen her insan değerlidir ve biriciktir tıpkı sizin gibi sevgili özel ve güzel arkadaşlarım. Görebiliyor, konuşabiliyor ama duyamıyorsunuz. Belki doğuştan belki de sonradan yaşadığınız sıkıntılardan dolayı böyle olmuş olabilirsiniz. İnsanoğlunun başına ne geleceği hiç belli olmuyor. Onun için hayata dört elle sarılmak gerekir ve hayattan umudumuzu kesmemek gerekir. Biliyorum yaşadığınız durum çok zor. Kolay değil ve kolay olmamaya da devam edecek ama umudu kaybetmemek sizi daha da güçlü insana dönüştürecek.


En yakınlarınızın sesini duyabilmek, onların sesini tanımak isterdiniz ama ne yaparsınız ki hayatımızda her zaman her şey dört dörtlük olmuyor. Onun için üzülmeyin ve size değer veren, sizi seven insanların yakınlığını hissedin. Çünkü siz ve sizin gibi özel kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı çok seviyoruz. Kendimizi sizin yerine koyuyoruz ve size karşı kötü davranışlarda asla bulunmuyoruz. Bulunanlar ise toplum tarafından dışlanır ve kınanır. Çünkü her zaman arkanızda olacağız ve olmaya da devam edeceğiz canım arkadaşlarım. İşitme sorunu olmak demek başarılı olunmayacak demek değildir. Gayet de güzel başarılı olunur. Yeter ki hayattan umudunuzu kesmeyin ve inançla, sabırla, azimle başarılı olduğunuz, yetenekli olduğunuz alanda çalışmaya, mücadeleye devam edin sevgili arkadaşlarım. 


 Hayatı sevin ve hayata katılın. Aramıza gelin, aranıza katılalım birlik olalım, beraber olalım ve yaşamının tadını, anın tadını güzel ve güneşli günlerde ortaklaşa yaşayalım, hissedelim. Birlikte ıslanalım yağmurlarda, birlikte kararalım güneşin o yalım sıcağında. Yeter ki gülün o güzel gözlerinizle, yeter ki kopmayın hayattan ve bağlanın sıkı sıkıya hayata. Bizden bir şey arzu ederseniz her zaman buradayız. Hepimiz birimiz için birimiz hepimiz için çalışırız, arkadaş oluruz, kardeş oluruz ve zor anlarımızda yardımcı oluruz. Önemli olan sevgi ile saygı ile yaşayabilmektir. Hepinizi öpüyor, sevgilerimizi iletiyorum.


Yazan: Bir beşinci sınıf öğrencisi...

bb

Uğur Mumcu Sözleri

 

 Uğur Mumcu Sözleri


Ülkemizin aydın gazetecilerinden Uğur Mumcu kimliği belirlenemeyen kişiler tarafından öldürülmüştür. Uğur Mumcu, Türk gazeteci, araştırmacı ve yazadır. 24 Ocak 1993'te Ankara’da Karlı Sokak'taki evinin önünde, arabasına konulan bombanın patlaması sonucu suikasta bağlı olarak öldü. Onun adına nice ağıtlar nice türküler yazılmıştır. Katilleri bulunamamıştır.


Uğur Mumcu Sözleri şunlardır:


“Kalemim size, kalemleriniz çocuklarınıza miras kalsın.”

“Haklıdan yana değil, güçlüden yana olanlar korkak ve kaypak olurlar. Güç merkezi değiştikçe dönerler, dönerler; fırıldak olurlar.”

"Ben Atatürkçüyüm.... Ben, cumhuriyetçiyim... Ben lâikim... Ben antiemperyalistim... Ben tam bağımsız Türkiye'den yanayım... Ben insan hakları savunucuyum... Ben, terörün karşısındayım... Ben, yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım. Dün sabaha değin, araştırarak yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın, her parçamdan benim gibiler beni aşacaklar doğacaktır."


“Kimi ölüler bize ne kadar yakın. Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü.”

"Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunamaz."

“İnsanlar sadece konuştuklarından değil, sustuklarından da sorumludurlar.”

"Ben Atatürkçüyüm.... Ben, cumhuriyetçiyim... Ben lâikim... Ben antiemperyalistim... Ben tam bağımsız Türkiye'den yanayım... Ben insan hakları savunucuyum... Ben, terörün karşısındayım... Ben, yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım. Dün sabaha değin, araştırarak yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın, her parçamdan benim gibiler beni aşacaklar doğacaktır."

"Bu masum insanlar Yahudi de olur, Arap da, Hristiyan da. Ölenlerde ırk, din ayrımı yapılmaz. Ölen insandır."

"Bir kişiye yapılan haksızlık tüm topluma karşı işlenmiş bir suçtur. Susanlar da bu insanlık suçlarına katılmış olur."

"Milliyetçilik, 'vatan, millet, Sakarya, kan, ırk, bayrak' edebiyatı mıdır, yoksa ulusun çıkarlarını, onurunu herkese karşı savunmak; yani tam bağımsızlık mıdır? Ülkenin onuru ayaklar altında çiğnenirken, 'vatan, millet, bayrak' edebiyatını yani milliyetçiliği sadece kitleleri uyutmak, kandırmak için kullanıp aslında bütün bu değerleri salt kendi siyasal ya da bireysel-sınıfsal çıkarları için kullanmak milliyetçilikse, bunun karşıtı nedir?"

“Anneler ve babalar, çocuklarını sokak ortalarında eşkiya çetelerince öldürülsünler diye yetiştirmediler. Bir gün bunların hesabı sorulacaktır. Devlet koltuklarına dayanarak kabadayılık yapanları, sanık sandalyesinde göreceğiz bir gün.”


"Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım unutma bizi... Bir gün sesimiz hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım unutma bizi..."

“Bir toplum böyle çöker işte. Devletin yerini kaba kuvvet alır, susulur. Yasanın yerini din alır, korkulur. Yolsuzluklar, cinayetler birbirini izler. Eller kollar bağlanıp götürülür. Vuran vurur, öldüren öldürür ve bütün bunlardan sonra bir çete gelir ve devleti teslim alır!”

“Kaplanın sırtında hüküm sürenler, bir gün o kaplana yem olmaktan kurtulamazlar.”

“Okumayan, yazmayan, düşünmeyen toplumlar içten içe çürürler.” 

“İnsanlar gibi partiler de, ya göründükleri gibi olmalı, ya da oldukları gibi görünmelidirler. Partiler için yapay görüntüler çizmek, yanlış izlenimler vermek çok tehlikeli ve zararlı bir yoldur. Yapay görüntüler, havai fişeklere benzer; önce parlak ışıklar saçar, sonra karanlıkta kaybolup giderler.”

“Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda “mezar taşı” gibi susmamasıdır.”

Her dönemde, karanlıkları aydınlatan bir ışık olacaktır.

bb

Bilgisizlik İle İlgili Duygu ve Düşüncelerinizi Anlatan Bir Yazı Yazınız.

 

Bilgisizlik İle İlgili Duygu ve Düşüncelerinizi Anlatan Bir Yazı Yazınız.


Haberi olmama, bilgi yokluğu durumu, habersizlik, bilgisiz olma durumuna bilgisizlik denilir. İnsan yaşadığı şehirdeki, ülkedeki, dünyadaki olaylardan habersiz kalırsa bilgisiz olur ve çağa ayak uydurmakta çok zorlanır. Bilgisiz olan insan kendi kafasındakileri doğru olarak kabul eder ve yeniliklere kapalı olur. 


Böyle olduğu zaman da cahil kalır ve kendini geliştirmez ve bir adım bile öteye gidemez. Bunun için bilgiye önem vermeliyiz ve bilgi peşinde koşmalıyız. Onun için çok okumalıyız. Farklı diller öğrenmeliyiz ve kendimizi durmadan geliştirmeye devam etmeyiz. Bilgisiz insanlar kendilerini çok biliyor zannederler ve bunun için de cahilliklerinin farkında bile olmazlar. Çünkü bilgisiz insanlar hem cahil kalır hem de yeni şeylere kapalı olur. Oysa bilgi güçtür ve insanlara aşılmaz yolları aştırır ve sizi bilginin gücüne, bilginin zirvesine çıkarır. 


Bunun için her zaman bilgi peşinde koşmalıyız. Bilginin kölesi olmalıyız. Okumalı, yazmalı, araştırmalıyız. Merak duygumuzu kör etmemeliyiz. Bilgisizlik için yaşamamalıyız. Bilginin önemi ile ilgili şu sözü de unutmamalıyız: "Bilmek, ileriyi görmek; ileriyi görmek, güçlü olmaktır." der. Auguste Comte. Bunun için bilgili, donanımlı insanlardan olmalıyız.

bb

Veronika Ölmek İstiyor Kitabında Geçen Özlü Sözler

 

Veronika Ölmek İstiyor Kitabında Geçen Özlü Sözler


Genç ve güzel bir kız olan Veronika, hayatın rutinliğinden sıkılır ve intihara teşebbüs eder. Bu teşebbüsü başarısızlıkla sonuçlanınca da bir akıl hastanesine kaldırılır ve ondan sonra  Veronika'nın hikayesi başlar.

 

Veronika Ölmek İstiyor Kitabında Geçen Özlü Sözler şunlardır:

“Niyetle hare­ket arasında her zaman bir kopukluk vardır.”

“İnsanların hoşlarına gitmiyorsa şikayette bulunabilirler. Şikayet edecek cesaretleri yoksa bu onların sorunları.”

“Deliler çocuk gibidir, istedikleri yapılmadıkça yerlerinden kıpırdamazlar.

"İnsanlar da yaşamak için savaşır, ölmek için değil"

"Ne de olsa "deli"ydi ve kimseyi hoşnut etmek zorunda değildi."


"Nedense hepimiz yalnızca sevmek, kabullenmek, işlerin kolayını bulmak, çatışmadan kaçınmak üzere yetiştiriliriz."

“İnsanların hoşlarına gitmiyorsa şikayette bulunabilirler. Şikayet edecek cesaretleri yoksa bu onların sorunları.”

 “Siz farklı bir insansınız ama herkes gibi olmak istiyorsunuz. Bu da bana kalırsa ciddi bir hastalıktır.”

“Çok ciddi patolojik vakalar dışında, insanlar yalnızca günlük yaşamın tekdüzeliğinden kurtulmak amacıyla delirirler.”

“Ne olursa olsun yaşama savaşı vermektir doğal olan.”

“Ya zihninizi denetleyeceksiniz ya da zihninizin sizi denetlemesine izin vereceksiniz. İkincisine alışkınsınız zaten korkular, nevrozlar, güvensizlikler içinde savrulup gidiyorsunuz, çünkü hepimizin kendini yok etme eğilimi var.”

“Normallik fikir birliğinden başka bir şey değildir. Yani, çoğunluk bir şeyin doğru olduğunu düşünür, dolayısıyla o şey doğru -normal- olur.”

 

 

“İnsanlar hiçbir zaman kendilerine anlatılanlardan bir şey öğrenmezler, kendi çabalarıyla öğrenirler yalnızca.”

“Kendi dünyasında yaşayan herkes delidir. Şizofrenler, psikopatlar, manyaklar. Yani başkalarından farklı olanlar.”

“Normalde insanlar en beklenmedikleri gün ölürler.”

“Bütün ailelerde suçu başkalarına yükleme eğilimi vardır.”

“Kimsenin kimseyi yargılayacak durumu yok. Her insan kendi bilir çektiği acının boyutlarını ya da yaşamın anlamının hepten yok olduğunu.”

"İnsan bir kez akıl hastanesine girdi mi, delilik dünyasında var olan özgürlüğe alışıyor, hatta ona bağımlı hale geliyordu."

 

“Bu dünyada hiçbir şey rastlantı sonucu oluşmaz.”

"Ama korkunç bir şey bu, insanlık dışı. Hastalar komaya girmek için değil, komadan kurtulmak için savaşır."

"Her normal insan gibi ağlayabilir, telaşlanabilirdin, ruhunun yukarılarda bir yerde bu kötü durumlara gülerek baktığını unutmaman yeterliydi."

“Şaşılacak bir şey yok, hayat böyle. İnsanlar mutlulukla başa çıkamıyorlar bir türlü.”

"Nedense hepimiz yalnızca sevmek, kabullenmek, işlerin kolayını bulmak, çatışmadan kaçınmak üzere yetiştiriliriz."

bb

23 Nisan Coşkusu Konulu Hikaye

 

23 Nisan Coşkusu Konulu Hikaye


Bugün sabah uyandığımda çok heyecanlıydım. Dünden kalan yorgunlukla hemen kalktım, kahvaltımı yaptım, 23 Nisan kıyafetlerimi giydim ve okula doğru yürüdüm. Dünden çok yorgundum. Çünkü dün sınıfımızı bayraklar, balonlar ve çeşitli süslerle harika bir ortam haline getirmiştik. Sınıfın camlarına Türk bayrakları ve  Atatürk bayrakları yapıştırmıştık. Onun için hem yorgun hem de çok mutluydum. Okula doğru yol alırken okul bahçesinin veliler, öğretmenler, müdür ve müdür yardımcı ve tabi ki öğrenciler ile dolduğunu gördüm.


 Hemen koşarak arkadaşlarımın arasına karıştım. Türkçe Öğretmenimizin açılış konuşması ile 23 Nisan  başladı. Ben de 23 Nisan ile ilgili şiirimi okudum. Daha sonra gösteriler başladı ve gösterilerde ben de görev aldım. O sırada babamla göz göze geldim. Babam şehir dışında çalıştığı için geleceğini tahmin dahi etmiyordum. Gösterim sırasında babama baktım ve ikimizin de gözleri doldu. Daha sonra babama koştum ve ona sarıldım. Onun burada olduğunu görmek harika bir duyguydu. Gösteriler yapıldı, şiirler okundu ve herkes yavaş yavaş evlerine dağılmaya başladı. Babam da beni alarak doğru lunaparka götürdü. Babamla doyasıya eğlendik. 


Daha sonra babamla markete  gittik ve oradan istediğim çoğu şeyi aldım. Çok mutlu olmuştum. Bugün hem 23 Nisan çocuk bayramı, hem de babamın bana yaptığı sürprizdi. İki bayram birden yaşamıştım. Ne güzel bir duyguydu çocuk bayramının olması. Onun için Atatürk'e çok şey borçluyduk biz çocuklar.

bb

Allah Korkusu İle İlgili Özlü Sözler

 

Allah Korkusu İle İlgili Özlü Sözler


Allah korkusu Allah sevgisinden ileri gelir. Yüce Allah bizlere sayısız nimetler vermiş, nelerin doğru nelerin yanlış olduğunu Kuran aracılığı ile bize göndermiştir. Kendini bilen insan Allah’ı sever ve kötü olmaz. Allah’tan korkan, Allah’ı seven kişi iyi bir Müslüman olur.


Allah korkusu ile ilgili özlü sözler şunlardır:


“Herkes korktuğundan kaçar; yalnız Allah’tan korkan yine ona kaçar.” Ebu’l Kasım.

"Bir kimse Rabbini ne kadar bilir ve tanırsa ona karşı korku ve heybeti o oranda artar. İmam- ı Gazali

“İnsanlar için Allah’tan korkarak muamele et.” Hz. Ömer.


“Ey iman edenler, Allah’tan korkun. Herkes yarın için neyi takdim ettiğine baksın. Allah’tan korkun. Hiç şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.” Haşr Suresi.

“İlim olarak Allah korkusu kafidir, cehalet de Allah namına aldanmak için yeterlidir.”  İbnu Mes'ud (r.a)

“Alim, ancak Allah'tan korkandır.” İmam Şafii.


“Allah'a isyan hususunda kullara itaat yoktur; itaat ancak meşru olan bir şey hususundadır.”  Hadis-i Şerif.

“İki göz vardır ki, cehennem ateşi onlara dokunmaz: Allah korkusundan ağlayan göz, bir de gecesini Allah yolunda, nöbet tutarak geçiren göz.” Hz. Muhammed.

bb